Samsun’un Bafra ilçesinde Devlet hastanesinde görevli olan Beyin Cerrahi Doktoru Opr.Dr. Ömer Özkan’a emekli polis memuru tarafından silahlı saldırıda bulunuldu.
MEHMET REBİİ ÖZDEMİR
Bafra Devlet hastanesinde görevli olan Beyin Cerrahi uzmanı Dr. Ömer Özkan’a emekli polis memuru tarafından hastane içinde silahlı saldırıda bulunulmasına yine Bafra Devlet hastanesinde görevli olan Samsun Tabip Odası başkanı Opr. Dr. Faysal Çadır hastane yerleşkesinde SES Samsun şube başkanı Aysel Ocak ile birlikte basın açıklamasında bulundular.
Samsun Tabip Odası başkanı Opr.Dr. Faysal Çadır şöyle dedi. “Bugün burada hastanemiz beyin cerrahisi uzmanlarından Dr. Ömer Özkan’a çalıştığı ortamda, yapılan silahlı saldırıyı kınamak için toplanmış bulunuyoruz. Bu saldırının üzüntüsü ve öfkesi içindeyiz. Çok şükür ki, saldırı meslektaşımıza, çalışma arkadaşlarımıza zarar vermeden bertaraf edilmiştir. Fakat şimdi buna sevinip şükür mü etmeliyiz bilemedik doğrusu. Bizler doktorlar, sağlık çalışanları insanın canını kurtarmak için çabalayanlar ölüme, öldürülmeye bir adım kadar mesafede öldürülme riskiyle yaşayıp öldürülmediğimizde de şükür mü etmeliyiz?”
BU HASTANE ÖLDÜRME YERİ DEĞİL, YAŞATMA YERİDİR.
Bu ruh haliyle ve yaşananları kınadıklarını ve bugün çalışmayacaklarını belirten Samsun Tabip Odası başkanı Dr. Çadır;
“Bizler bunu hak etmiyoruz. Bu hastane öldürme değil, yaşatma çabala yeridir. Ve biz bunu yapıyoruz. Sağlıkta şiddet sağlık sistemimizin üzerindeki en karanlık perdedir. Bu perde tüm çalışanlarımızın çalışma heyecanını kırmakta, sizleri iyileştirme çabalarımızı köreltmekte ve bizleri ruhsal olarak eriyip tüketmektedir. Sağlıkta şiddet, burada bir kişi eliyle yaşatılsa da münferit bir olay değildir. Toplumsal ve siyasal bir sorundur. Nedenlerini ve çözüm yollarını biz biliyoruz ve söylüyoruz. Fakat muktedirlere anlatamıyoruz ve yaptıramıyoruz. Saygı değer yöneticiler madem nedenleri irdeleyip, çözmüyor, çözemiyorsunuz o zaman anayasanın size yüklediği sorumluluğu yerine getirin. Anayasa der ki devlet; çalışanlarının en uygun çalışma şartlarını oluşturmakla ve çalışma ortamlarının güvenliğini sağlamakla mükelleftir. Yani Ömer Özkan’ı, beni, seni, tüm çalışanlarını korumakla mükelleftir. Bir çok hastanede olduğu gibi bizim hastanemiz girişinde de kurulan X-Ray cihazları ne işe yaramaktadır. Bir meslektaşımız öldürüldüğü zaman kurulma kararı alınan bu cihazların işler hale getirilmesi için bir arkadaşımızın daha mı ölmesi gerekmektedir. Şiddet karşısında ki taleplerimize kulak tıkayanlardan, söylemleriyle şiddeti teşvik edenlerden mücadelemizi yükselterek hesap soracağımızı bir kez daha yüksek sesle ifade ediyoruz. Dr. Ömer Özkan’a yapılan şiddeti ve şiddeti sorunlarının çözüm yolu olarak kullananları kınıyor ve Samsun Tabip Odası olarak sürecin sonuna kadar takipçisi olacağımızı ifade ediyoruz. Bafra Devlet Hastanemizde bu ruh haliyle yaşananları kınamak adına bugün bundan sonra görev yapmayacağımızı bildiririz” dedi.
SAĞLIK ÇALIŞANLARINI HEDEF TAHTASI HALİNE GETİRDİNİZ!
Samsun Tabip Odası başkanı Dr. Faysal Çadır’ın açıklamasının ardından KESK’in iş kollarından SES Samsun şube başkanı Aysel Ocak’ta öfkelerini ve tepkisini şu ifadelerde dile getirdi.
“Sevgili sağlık emekçileri arkadaşlarım. Değerli Bafra ve nezdinde Samsun halkı. Bugün yaşadığımız olayı, öncelikle nefretle kınıyoruz. Biz bu dili biliyoruz. Hafızalarımız bizi bugün maalesef 2015 yılına tekrar götürdü. 2015 yılında 6 ay arayla Dr. Kamil Furtun ve Dr. Aynur Dağdemir’i yine böyle sağlıkta şiddet sonucu kaybettik. Onun acısı hala yüreğimizde, tek şansımız bugün Ömer arkadaşımızın bizimle olmasıdır. Sağlıkta şiddeti körükleyen, bir tek sağlıkçıya saldıran, insanlar değil, sizin ürettiğiniz, sağlık politikalarınızdır. Sağlıkta dönüşüm programı adı altında sağlık hizmetlerini kamusal alandan çıkartıp, özelleştirip ticarethaneye dönüştürdünüz. Hastaları müşteri, bizleri çalışan köle hastaneleri ticarethaneye getirdiniz. Bizleri ötekileştirdiniz. Ticarethaneye döndürdüğünüz, hastaneleri para akıtması için, bizleri halkımızla karşı karşıya getirdiniz. Bizler çalışırken, sizin çarpık sisteminizi işletmek zorunda kaldık. Güven anlamında sendikal olarak da alanlarda ve meydanlarda sürekli sağlıkta şiddet önlensin diye haykırdık. Sağlıkta şiddetin sorumlusu sizin sağlık sistemine getirdiğiniz ticari amaçlı kar amaçlı politikalarınızdır. Bizleri ötekileştirdiniz. Sağlık çalışanlarını hedef haline getirdiniz. Yurt dışına çıkan doktorlarımızdan sonra şimdi de yurt dışına çıkmak için yabancı dil öğrenmek isteyen hemşirelerin sayısı binleri arttı. Giderlerse git dediniz, gidiyoruz, gidiyorlar. Ama biz biliyoruz ki bu sistem böyle işlemeyecek. Mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz. Bizler her zaman halkımıza sağlıklı nitelikli erişilebilir hak ettikleri bir hizmeti sunmaya devam edeceğiz. Buradan tüm sağlık emekçisi arkadaşlarımıza ve Bafra Devlet Hastanesi çalışanlarımıza geçmiş olsun diyor, üzüntülerimizi ve bu yaşananları bu saldırıdan dolayı ifade etmek istiyorum” dedi.
