Haber: Mehmet Rebii Özdemir
(SAMSUN)-
SOL Parti, Samsun'un İlkadım ilçesinde düzenlediği basın açıklamasında ekonomik kriz, kadın cinayetleri, sağlık ve eğitim sorunlarına dikkat çekti. İl temsilcisi Şafak Yeşiltepe, parasız eğitim ve sağlık taleplerini dile getirirken, MYK üyesi Alper Taş birleşik halk hareketinin önemine vurgu yaptı.
SOL Parti'nin Samsun'un İlkadım ilçesinde gerçekleştirdiği basın açıklaması, SOL Parti MYK üyesi Alper Taş ve çok sayıda partilinin katılımıyla Çiftlik Caddesi'nde saat 18.30'da yapıldı. İlk konuşmayı gerçekleştiren SOL Parti Samsun İl Temsilcisi Şafak Yeşiltepe, açıklamasına şu sözlerle başladı:
Söyleyecek sözü, yürüyecek yolu olan arkadaşlar, dostlar, hepiniz hoş geldiniz.
Faşizme ve Baskılara Karşı Sokaktayız
Faşizme, yoksulluğa ve baskılara karşı birleşelim şiarıyla bugün sokaklardayız.
Giderek derinleşen ekonomik kriz, yanan ormanlar, yok edilen tarım, yasaklanan grevler, çalınan sınav sorularıyla geleceği çalınan gençler, açlıkla yüz yüze bırakılan emekliler, öldürülen kadınlar, sahte diplomalarla kayrılan yandaşlar, kayyumlarla bertaraf edilmeye çalışılan belediyeler, demokrasinin, adaletin, hukukun yayılmadığı, giderek yoksullaşan bir ülkede yaşamak için direnen halkımız için sokaklardayız.
Parasız Eğitim ve Sağlık Talebi
Paralı özelleştirilmiş eğitim sistemi AKP yandaşlarının servetine servet katarken okullar tarikatlar eliyle kuşatıldı.
Yoksul emekçi halk sağlık sistemine ulaşamaz hale getirildi.
Parası olanlar özel hastanelerde tedavi gördü.
Parası olmayanlar hastanelerde sağlık sistemine ulaşamadı, randevu alamadı.
Parasız eğitim, parasız sağlık!
Parasız eğitim, parasız sağlık!
Tek Adam İktidarına Karşı Mücadele
Mafyası, çetesi, tarikatlarıyla her türlü gerici ve karanlık gücü arkasına alan tek adam iktidarına karşı sokaklardayız.
Her gün en az üç kadının öldürülmesinden, şüpheli kadın ölümlerinin artmasından, kadına, çocuklara ve LGBTİ haklarına yönelik şiddetin olağanlaştırılmasından bu iktidar ve kapitalist sistem sorumludur.
Bu ülkede yaşanan bunca kötülüğün tek sorumlusu İslamcı faşist iktidardır.
İslam'ın sözleşmesini fesh eden ve 6.284'ü kaldıran bu iktidardan hesap sormak için sokaklardayız.
Laiklik ve Direniş İçin Sokaklardayız
Dinciliğin saltanatına karşı, laiklik için mücadele etmek, laikliği kazanmak için sokaklardayız.
Sokaklarda olmak için çokça nedenlerimiz var.
Burada saymakla bitiremeyiz.
Birleşik Mücadele Zamanı
Buradan sonrası SOL Parti MYK üyesi Alper Taş tarafından okundu:
Eşitlik, adalet, memlekete sorgulayarak eşitlik Sevgili arkadaşlar, sevgili dostlar, canlar, sevgili kadınlar, sevgili Samsunlular. Hepinizi SOL Parti Genel Merkezi adına sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Hoş geldiniz.
Dün Tonya'da buluştuk. Dün Zonguldak'ta buluştuk. Bugün burada buluştuk. Aynı zamanda bu akşam Ankara'da faşizme karşı omuz omuza Cumhuriyet Halk Partisi'nin mitinginde de demokrasi güçleri olarak yan yana geleceğiz ve buluşacağız arkadaşlar. Çünkü zaman hep beraber buluşma zamanı. Çünkü zaman hep beraber birleşme zamanı. Çünkü zaman hep beraber birleşe birleşe direnme ve direne direne kazanma zamanı sevgili arkadaşlar.
Dünya ve Türkiye Yanıyor
Kazanacağız, dünya yanıyor. Türkiye yanıyor. Dünya bir yangın yeri. Türkiye bir yangın yeri. Kim bu yangınların sorumlusu? Bunu soruyoruz. Dünyadaki yangının sorumlusu emperyalist kapitalist düzendir. Sosyalizmin yenilgisinden sonra artık ideolojiler bitti. Tarih sona erdi dediler. Refah olacak dediler. Barış olacak dediler. Eşitlik olacak dediler. Özgürlük olacak dediler. Ve dünyamızı ve gezegenimizi maalesef bir yok olma riskiyle karşı karşıya bıraktılar. Emperyalist kapitalist sistem büyük bir kriz içerisinde, büyük bir çöküş içerisinde ve kendisinin sorumlu olduğu bu krizi maalesef dünyanın emekçi hatlarına, emekçilerine, yoksullarına götürüyorlar. İşgaller, savaşlar, iklim krizi, mülteci krizi, giderek örülen duvarlar, giderek övülen duvarlar ve yükselen yeni faşizm dalgası, ülkücülük dalgası, yoksulluğun giderek derinleşmesi, açlığın giderek derinleşmesi sevgili arkadaşlar. Emperyalist kapitalist sistem krizde olduğunda yeni bir paylaşım savaşına gerek duyan ve şimdi yeni bir paylaşım savaşını yaygınlaştırmış durumdalar. İşte Orta Doğu yanıyor. Emperyalistler arasındaki savaş gerilimi artıyor. Ve dünya halkları maalesef bu savaşın altında eziliyor.
Sosyalizm veya Ölüm
Şimdi zaman nasıl bir zaman biliyor musunuz sevgili arkadaşlar? Zaman şöyle bir zaman… Birinci emperyalist dünya savaşının içerisinde insanlık 17 Ekim devrimini yarattıysa, ikinci dünya savaşının içerisinde insanlık diyerek sosyalizm ve ulusal kurtuluş savaşlarını büyüttüyse, bugün de emperyalistlerin üçüncü paylaşım kavgasında insanlık yeniden yeni bir sosyalizmi yaratacaktır arkadaşlar!
Altmışlardan yetmişlere, seksenlere, doksanlara, iki binli yıllara kadar bizim bir tarihsel sorumluluğumuz var. İnsanlığa karşı bir sorumluluğumuz var. Bu emperyalist kapitalist düzenin karşısında bir seçenek olarak yeniden, inandırıcı bir seçenek olarak sosyalizmi yeniden var etmek zorundayız. Dün Roza Luxemburg diyordu ki "ya sosyalizm ya barbarlık". Inanın bunu astitatif bir laf olarak söylemiyorum. Bugün insanlığın geldiği nokta artık şöyle bir nokta sevgili arkadaşlar. Ya sosyalizm ya ölüm. Bunu lütfen görelim.
Gençler ve Gelecek
Bu kar düzeni daha fazla kar düzeni insanlığı da tüketiyor, doğamızı da tüketiyor. Nazım Hikmet'in dediği gibi kendi kendimizle yarıştayız gülüm. Ya ölü yıldızlara hayatı götüreceğiz ya da dünyamıza inecek ölüm… Ve insanlığa da sosyalizmden başka, ama yeni. Bir sosyalizm ama yaşanmış olan sosyalizmlerin devrimci eleştiri temelinde yeni bir sosyalizmi sunmaktan başka da bir çaremiz yok. Bir seçeneğimiz yok sevgili arkadaşlar.Ülkemizde gençlerimizin geleceği yok. Gelecekleri çalınıyor. Sınavlarda gelecekleri çalınıyor. Gençlerimiz yurt dışına kaçışı kendilerine bir yol olarak kuruyor. Emeklilerimiz yaşamlarının en huzurlu olması gereken çağda en huzursuz dönemlerini yaşıyorlar. Kadın cinayetleri, tacizler, tecavüzler giderek artıyor. Toplumda dayanışma yok. Ahlak değerleri dibe vurmuş vaziyette. Kimsenin kimseye saygısı, sevgisi kalmamış vaziyette. Bireyci "ben değil bana dokunmayan yılan" yaşasın felsefesi insanların zihnine işlenmiş vaziyette sevgili arkadaşlar.