Samsun Emek ve Demokrasi Güçleri adına Mustafa Erkenet; “Açlık sınırı altında asgari ücret dayatmalarına alışmayacağız. Asgari ücretin altında emekli aylığı dayatmalarına alışmayacağız” dedi.
MEHMET REBİİ ÖZDEMİR
(SAMSUN)- Samsun Emek ve Demokrasi Güçlerinin akşam saatlerinde İlkadım ilçesi Süleymaniye geçidinde organize ettikleri asgari ücret zamlarını protesto için Samsun DİSK Emekli-Sen şubesi, Bes-Sen (Bağımsız Emekliler Sendikası) Samsun şubesi, Tüm Emeklilerin sendikası Samsun şubesinin katkılarıyla basın açıklaması düzenlediler.
Samsun Emek ve Demokrasi Güçleri adına Mustafa Erkenet şöyle dedi.
“Aralık ayı yeni bir yılı karşılamanın umuduyla geçer. Ancak Türkiye'de her ay olduğu gibi bu ayda umutsuzluk, geleceksizlik, sefalet ve yaşam mücadelesiyle geçiyor. Aralık ayı milyonlarca işçinin ve ailesinin bir yıl boyunca nasıl yaşayacağını belirleyen asgari ücret tespit ayı. Bu yılda asgari ücret gerçekleştiren enflasyonun %15 altında kalarak %30 oranında arttırılmıştır. Asgari ücretle geçinenler yine açlığa, sefalete mahkûm edilmiştir. Diğer yandan yılın ilk günlerinde TÜİK tarafından resmi enflasyon oranı açıklanacaktır. Bir kez daha emekçilerin, emeklilerin yaşam koşullarını yansıtmayan bir enflasyon ve oranı emekçilerin maaşlarına, emeklilerin aylıklarına yansıtılacak zam oranını belirleyecektir. Asgari ücretin açlık sınıfı altında bırakıldığı Türkiye'de emekli aylıkların asgari ücretin dahi çok altında belirleyeceği aşikardır. Bu tespitleri kolaylıkla yapabildiğimiz için iktidarın politikalarını kestirmenin ve bugünden yarının koşulları öngörmenin hiç de zor olmadığı bir ülkede yaşıyoruz. Ancak yıllardır bizlere dayatılan sefalete, açlığa, yoksulluğa alışmayacağımızı bildiriyoruz. Mücadelemiz zam fırtınasının hız kesmeden sürdüğü, emeğe, kölelik dayatıldığı koşullarda tüm emekçilerin emeklilerin ve asgari ücretlilerin insanca yaşayacak bir ücret elde etmesinin mücadelesini hep sürdüreceğiz.”
Asgari ücret yoksulluk sınırına göre belirlenmeli
Emeklilerin çok büyük bölümünün asgari ücreti dolayısıyla açlık sınırının altında yaşam mücadelesi verilmekte olduğuna dikkat çeken Mustafa Erkenet açıklamasına şu ifadelerle devam etti.
“Açlık sınırı altında asgari ücret dayatmalarına alışmayacağız. Asgari ücretin altında emekli aylığı dayatmalarına alışmayacağız. Dolaylı dolaysız vergilerle alın terimizin sermayeye peşkeş çekilmesine alışmayacağız. Değerli basın mensupları, açlık sınırının 21 bin lirayı açtığı, yoksulluk sınırının 72 bin lirayı bulduğu bugün en düşüklü emekli aylığının hazine yardımıyla on iki bin beş yüz liraya tamamlanıyor. Bunun anlamı enflasyon oranlarındaki zamlardan sonra dahi resmi aylığı on iki bin beş yüz liranın altında olan milyonlarca emeklinin bulunduğudur. Bir başka deyişle emekliler 2025 yılında dahi 2024 yılının açlık sınırını neredeyse yarısı kadar aylık almaya devam edeceklerdir. Yetti gayrı diyoruz. Tamamlanan 2025 yılı bütçe paylaşımında görünüyor ki bütçenin %40’ı nüfusun %1’i olan sermaye sınıfına geri kalan ise nüfusun %99 olan emekli ve emekçiler açlık ve sefalet olarak pay edilmektedir. Buna göre taleplerimiz şunlardır. Asgari ücret yoksulluk sınırı dikkate alınarak belirlenmelidir. Her fırsatta dile getirdiğimiz gibi asgari ücret bir hanede iki çalışanın olduğu varsayımıyla en az yoksulluk sınırının yarısı civarında olmalıdır. Asgari ücret insanca yaşanacak bir seviyede belirlenmeli ve en düşük emekli aylığı asgari ücretin altında kalmamalıdır. Bugün emeklilerin çok büyük bölümü asgari ücreti dolayısıyla açlık sınırının altında yaşam mücadelesi vermektedir. Milyonlarca emekli açıklanan yeni asgari ücret seviyesinin yarısından daha düşük maaşlarla geçinmek zorunda bırakılacaktır. Şayet asgari ücret insanların kendileri ve ailelerine iyi bir yaşam düzeyi sağlamak için yeterli ve acil bir ücrete işaret ediyorsa emeklerin de kendileri ve ailelerine iyi bir yaşam düzeyi sağlamaya hakkı vardır. Emeklilerin emeklileri bir ülkede belirlenen asgari ücret tutarından daha düşük aylıklara mahkûm etmek iktidarın emeklileri yurttaş olarak kabul etmediğini göstermektedir. Israrla vurguluyoruz. Asgari ücret insanca yaşayacak bir seviyede belirlenmeli. Ve en düşük emekli aile de asgari ücretin altında olmamalıdır. Emeklilerin toplu sözleşmeli sendikal hakları tanınmalıdır. Türkiye'de halkın tanıdığı emeklilere ilişkin her gündemi takip ettiği emeklilerin gündemini ülkenin gündemine taşıyan kurulu sendikalar emeklilikte insanca yaşam mücadelesinin her geçen gün büyütmektedirler. Dünyada pek çok ülkede Emekliler sendikalaşmakta, örgütlü mücadeleleri yasalar ve hükümetler nezdinde tanınmaktadır. Türkiye'de emeklilerin toplu sözleşmeli sendikal hakların tanınmadığı sürece emeklilerin sorunlarına gerçekçi çözümler üretilemeyecektir. Israrla haykırıyoruz. Sendikalaşma emeklilerin de anayasal bir hakkıdır. İşçilere, emekçilere, emeklilere gelince kaynak kuramayanlara sesleniyoruz. Kaynak saraydadır. Kaynak makam araçlarındadır. Kaynak sermayeye verilen teşviklerdir. Kaynak kârlarınızdır. Rant yerlerinizdir. Halkın olan halk sofrasına gelinceye kadar mücadele etmeyi sürdüreceğiz. Emeklilikte insan on ununa yakışan bir yaşam için mücadelemizi büyütecek, büyütecek, büyüteceğiz” dedi.
Samsun Emek ve Demokrasi Güçleri adına Mustafa Erkenet konuşmasının sonunda 28 Aralık tarihinde Disk Emekli-Sen, Bes-Sen (Bağımsız Emekliler Sendikası) ve Tüm Emeklilerin sendikası Samsun şubelerinin organize ettikleri 28 Aralık 2024 tarihinde geçinemiyoruz mitinge katılım içinde çağrıda bulundu.