3 Şubat 2022 tarihinde Onur Anıtına saldıran şüpheliler hakkında bütün ülkede ADD şubeleri suç duyurusunda bulunacaklar. Samsun ADD Şubesi de üyeleriyle ve kamuoyunun katılımıyla Samsun Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulu
MEHMET REBİİ ÖZDEMİR
SAMSUN- Samsun ADD Şube Başkanı Dr. Işık Özkefeli Samsun Cumhuriyet Başsavcılığına kalabalık bir kitleyle giderek suç duyurusunda bulundular. Suç duyurusunun ardından adliye kampüsü önünde bir basın açıklamasında bulundu. “Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Milli Mücadeleyi başlatmak üzere 19 Mayıs 1919 da güzel Şehrimiz Samsun’a gelişinin sembolü, Samsun Halkının Ata’sına minnetinin abidesi Onur Anıtına menfur bir saldırı gerçekleşti.
Samsun ve Türkiye bu menfur saldırı ile ayağa kalktı!
Samsun halkı Atasına sahip çıktı! Olayın gerçekleşme şekli ile fark ettiğimiz güvenlik zaafı nedeni Samsun Halkını ‘’Onur Nöbeti’’ne davet ettik ve hala nöbetteyiz. Maalesef son yıllarda kimi devlet erkânın da içinde bulunduğu şahıslarca; Cumhuriyetimizin kuruluş felsefesine, Atatürk ilke ve devrimlerine, özellikle Demokrasinin olmazsa olmazı Laikliğe ve Atatürk’ün manevi kişiliğine yönelik hakaret, hatta iftiralara dayanan şiddetli saldırıların giderek arttığını üzüntüyle görüyor, kaygıyla izliyoruz. Üstelik bu tecavüzlerin devletin en üst makamlarından başlayarak, adeta komut alınmış gibi tüm seviyelerde görülmesi Türkiye Cumhuriyetinin sistemli bir saldırıya maruz kaldığının da göstergesidir.
Öncelikle ifade etmek isterim ki, Türkiye Cumhuriyeti ve Mustafa Kemal Atatürk sahipsiz değildir. Bizler, bu ülkenin tüm yurtseverleri, bu hayasızca akına göğsümüzü siper etmeye ve mücadele etme kararlılığında ve inancındayız” diye konuştu.
SALDIRI TÜRKİYE CUMHURİYETİ ve ONUN KAZANIMLARINADIR.
Dr. Özkefeli; “Unutulmamalı ki ulus olmak ancak sahip olunan ortak değerleri korumakla olur. Türkiye için bu değerlerin en önemlilerinden biri Cumhuriyet, bir diğeri ise Mustafa Kemal Atatürk’tür. Atatürk, Türkiye Cumhuriyetinin bir simgesidir. Milli mücadelenin kahramanı, memleketin kurtarıcısı, devrimlerin mimarı olması nedeniyle hatırasına, eserlerine ve onu ifade eden varlıklara saldırılar, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyetine ve onun kazanımlarına da bir saldırıdır. Bu tarz saldırılar milletimizde derin yaralar açmakta, toplumu kin ve nefrete itmektedir. Özellikle Atatürk’ün mirası makamlarda Cumhuriyetin faziletleri sayesinde oturanların fütursuzca sarf ettikleri hadsiz değerlendirmeler, ne yazık ki kimi kraldan çok kralcı yaltakçılarında Atatürk’e hakaret, hatta iftira etme, hatta bir gece yarısı Milli Mücadelenin sembolü Onur Anıtına saldırma cüretini de doğurmuştur.5816 sayılı yasa; Türk Milletinin ulusal değeri olan Kurucu Liderimiz GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ün hatırasını, topluma malolmuş manevi şahsiyetini, alenen yapılan hakaret, küfür, tahkir ve tezyif içeren söz, yazı ve eylemlere karşı özel koruma altına almaktır. Onur Anıtı saldırısında, sanıkların Emniyette alınan ifadelerinde; Atatürk’ü sevmediklerini, yaptıkları eylemden pişman olmadıklarını belirtmişlerdir. Şüphelilerin bu saldırıyı alkollü yaptıkları yönündeki, basına da yansıyan beyanlarının tarafımızca kabul edilmesi mümkün değildir” şeklinde ifadelerde bulundu.
BU SALDIRI BASİT BİR SALDIRI DEĞİLDİR…
“Zira olaydan bir gün önce keşif yaptıkları, eylemlerini planladıkları, olay sonrası görevlilerce sökülmesi dakikalarca süren çelik halatı geceden anıta bağladıkları, olaydan önce 6 adet telefon hattı aldıkları ve birçok kişi ile görüşmeler yaptıkları sabittir. Ayrıca şüphelilerden Celali Rahman Fidan sosyal medya hesabından “Yarabbim sabırla hayırlı bir sonuç bekleyen kullarını haberlerin en güzeli ile sevindir” şeklinde Regaip Kandili günü zaten amacını belli eden bir paylaşımda da bulunmuştur. Bu olay basit bir saldırı değildir. Örgütsel, planlı ve organize bir terör eylemidir. Karanlık emelleri olan terör örgütleri mensuplarının halkta infial uyandırarak kardeş kavgası çıkarmak ve laik Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasal düzenini yıkmak amaçlı hain bir kalkışmasıdır. Bu nefret saldırısının soruşturmasının; çok dikkatle ve etraflıca yapılması, tüm kanıtların toplanması, diğer faillerin de ortaya çıkarılması şeklinde yürütülmesi gerekmektedir. Her ne kadar soruşturma Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2022/4941 No’lu dosyası üzerinden devam etmekte ise de, bu vahim olay sadece 5816 Sayılı Yasaya muhalefet ve iki kişinin tutuklanması şeklinde devam eden bir soruşturmanın konusu olmakla kalmamalıdır. Bu suçun asli failleri yanında destekçi ve özellikle azmettiricilerinin de tespitini ve olayın tüm ayrıntıları ile aydınlığa çıkmasını Yüce Yargıdan bekliyoruz, takipçisi de olacağız. Ayrıca Şüpheliler, 03.02.2022 tarihindeki saldırı eylemi ile “Kamu Malına Zara Vermek “suçunu da işlemişlerdir. (TCK 152) ” diye konuştu.
ONUR ANITI’NA KASTEDEN SON İHANETİ LANETLİYORUZ!
ADD Samsun şube başkanı Dr. Özkefeli, açıklamasının sonunda şöyle konuştu. “Eylemleri ile hem Kurucu Liderimiz GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'e hakaret etmişler, hem de Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama eylemini gerçekleştirmişlerdir.(TCK 216) Öte yandan; Mobesa kameraları İle her yer ve herkes izlenirken, şehrin ortasındaki Atatürk Anıtı’na kamyonetle yanaşılıp, dakikalarca halatlar bağlanmak ve araçla çekilmek suretiyle gerçekleştirilmeye çalışılan bu saldırının nasıl olup önlenemediği (!) de ayrıca açıklanmaya muhtaçtır.
Cezai takibat gerektiren bu tür eylemlerin kovuşturulması, yasalar çerçevesinde cezalandırılması, her geçen gün Atatürk’ü düşman olarak görmenin ve bunu hakaretle ifade etmenin düşünce özgürlüğü kapsamında olmadığının saptanmasını ve sonuçları itibariyle emsal bir karar oluşmasını da sağlayacaktır. Bu anlamda bu tarz söylemlerin halkı kin ve nefret boyutunda karşı karşıya getirme çabasına, yargının gereken emsal karar ile dur diyeceğini umuyoruz. ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ Genel Merkezi ve tüm şubeleri ile bütün alçak saldırıları olduğu gibi, Ulusal Kurtuluş Savaşımız’ın simge şehri, Atatürk’ün Ulusal Kurtuluş Mücadelesi yolunun İLK ADIMI, Gençlik ve Spor Bayramı ile onurlanmış SAMSUN’umuzun ONUR ANITI’na kasteden bu son İHANETİ de lanetlemekte, süreci sonuna kadar izlemeyi görev saydığını kamuoyu ile paylaşmaktadır. Cümle hainler ve cesaretlendikleri iklimi yaratan aymazlar bilsinler ki, BİZ BURADAYIZ! Yıkamadınız, yıkamayacaksınız! Silemediniz, silemeyeceksiniz! Bizler, Büyük Atatürk’ün emanetinin bekçileri olarak haykırıyoruz; Türkiye Cumhuriyetini asla yıkamayacaksınız! Mustafa Kemal Atatürk’ün Anadolu’da inşa ettiği bu Cumhuriyet ilelebet payidar kalacaktır. Yaşasın Tek ve Ebedi Liderimiz Mustafa Kemal Atatürk, Yaşasın Cumhuriyet” dedi.