MEHMET REBİİ ÖZDEMİR
Samsun’da yaşamlarını sürdüren Hasan Aktürk, oğlu Alihan Aktürk ve kızı Naz Şevval Aktürk ile birlikte uzun zamandır Kurupelit Marinada yaşayan ve gelip giden kuş türlerini fotoğraflayarak Atakum Belediyesi Hasan Ali Yücel Kültür Merkezinde 5 Ağustos 2023 tarihinden 8 Ağustos 2023 tarihleri arasında sergiliyorlar.
AKP’li Samsun büyükşehir belediyesi tarafından 170 milyon bedelle otel ve ibadethane yapılması planlanan Kurupelit Marinada yaşayan kuş türlerini periyodik aralıklarla fotoğraflayan baba Hasan Aktürk, oğlu Alihan Aktürk ve kızı Naz Şevval Aktürk tarafından çekilen kuş Türlerine ilişkin fotoğraflar Atakum belediyesinin Hasan Ali Yücel Kültür Merkezinde eserlerini sergilemeye başladılar.
Fotoğraf sanatçısı olan Hasan Aktürk, açtıkları Kurupelit Marinada yaşayan kuş türleri fotoğraf sergisi hakkında şunları ifade etti.
“Doğa ve Kuş fotoğrafçısıyım. Ayrıca da kuş gözlemcisiyim. 2010 yılında yaklaşık 12-13 yıl önce Kurupelit Marinada oradaki çektiğimiz kuş fotoğraflarını sergi açmak istedim. Çünkü şu anda oradaki yapı satılıp yerine bir otel yapılacak. Betonlaşacak buralar, o zaman bu canlıları orada görmemiz mümkün olmayacaktır. Benim oğlum 14 yaşındayken, biz orada kuş fotoğrafları çekerdik. Mesela kulaklı Batağan, kuzey gümüş martısı, bunlar Türkiye’de ilk kez, burada görüntülenen, Türkiye’de ilk kez burada görülen ve birçok kuş fotoğrafçısını, buraya getiren kuşlardır. Herkes arşivinde yeni bir kuş tür olduğu zaman eklemesini ister. Benim kızım şu anda 14 yaşında ama ben artık bu türleri kızıma gösteremiyorum. Bundan 4-5 yıl sonrada orası sanırım tamamen yok olacak. Oysa orada kuşlar ve diğer canlılar yaşamakta. Evlatlarımıza bir doğa bırakmak istiyoruz. Kurupelit Körfezinin doğasına sahip çıkmak için bu fotoğraf sergisini açtım. Oğlumla benim çektiğim fotoğraflarım var. Kızım da karakalem çalışmasına, karakalem olarak kuşları çizimine illüstrasyon denilir. Oda illüstrasyon çalışmasıyla sergimize destek vermiştir” diye ifadelerde bulundu.
KURUPELİT MARİNA KUŞ TÜRLERİNE EV SAHİPLİĞİ YAPTI YAPIYOR!
Hasan Aktürk oğluyla birlikte açtığı sergisinde ülkemizde çok nadir görülen hatta hiç görülmeyen kuş türlerini görüntüleyerek sergileyen Aktürk, açıklamasını şöyle sürdürdü.
“Şimdi insanlar ‘Angut’ deyince çok kızarlar. Oysa burada bakın Angut deyin, eğer Angut kuşları yaşıyor olduktan sonra başka bir kuşla ile çiftleşmez. Hayatının sonuna kadar yas tutar, tek eşlidir. Angut kuşu eşi öldüğü zaman yanına o anda yırtıcı bir hayvan veya bir insan dahi gelse, gözlerini bir dakika olsun eşinin ölüsünden ayırmaz. O ölene kadar onun başucunda bekler. İşte bu canlının yaptığı en büyük Angutlukta budur. Ayrıca bu olay bütün Angut kuşları içinde geçerlidir. Arada görülen bir şey değildir. Dişi olsun, erkek olsun bütün Angut kuşları çok ürkek kuş olmasına rağmen, eşinin ölüsünün başında bekler. Angut kuşuna elini uzatsanız dahi oradan kaçmaz. Angut kuşuna da bu şekil bir farkındalık yaratmak istedik. Gelelim burada Kulaklı Batağan, Türkiye’de ilk gözüken kuşumuz. Ve Kuzey Gümüş Martısı, bu İskandinav ülkelerinde çok görülen kuş olmasına rağmen çıkıp gelmiştir. Her yıl Ocak ayının sonlarında biz bunları görmeye bunları yakalamaya oğlum özellikle martıları havada bile tanır, o özelliği vardır. Yine kuşun rengine bakın güzelliğine bakın, görselliğine bakın, şimdiki oranın durumuna bakın. Bu fotoğrafta şu andaki oradaki durumun vahimliğini anlatıyor. Bu fotoğrafların hepsi o bölgede çekilmiş fotoğraflar. Birkaç tane türü orada gördük, gözlemledik başka yerde çektik ama, kesinlikle orada yaşayan türdür. Orada görmüş olduğumuz türdür. Yine Yunus balığı, işte gördüğünüz gibi marinada Yunus balığı. Türkiye’de ben kaç yere gittim, kaç yer gözlemledim, Poyraz kuşunu Kızılırmak deltasında bile görmedim, çekemedim. Oysa Marinada çektim. Ve yine büyük Tarak Diş, çok çok nadir gözükür, geçenlerde Trabzon’da çıktı, bütün kuş fotoğrafçıları, akın akın oraya gitti oraya onu çekmeye gittiler. Oysa bizim marinada Büyük Tarak Diş sabahları orada olurdu, eşiyle beraber. Yine puslu olarak görebildik, yine sütlabi olarak görebildik, yani bu türleri kuş fotoğrafçıları, doğa fotoğrafçıları, bunların adını duyunca heyecan duyarlar” şeklinde konuştu.
MARİNADA ABİSİNE GÖSTERDİĞİM KUŞ TÜRLERİNİ KIZIMA GÖSTEREMİYORUM.
Kuş türleirnin büyük bir kısmının Kurupelit Marinanın doğasına verilen zarardan dolayı eskisi gibi fotoğraflar çekmediği için oğlu Alihan Aktürk ile birlikte çektikleri fotoğrafları kızıyla çekemediklerini bunun üzüntüsünü yaşadığını anlatan Hasan Aktürk;
“Kızımın yapmış olduğu orada görülmesi muhtemel kuşlardan illüstrasyon (Kara kalem çalışması) oda doğaya bizim sayemizde bir destek sağladı. Çünkü artık abisine gösterdiğim kuşları ona gösteremiyorum. Onun fotoğrafını çekemiyorum. Oda böyle bir görüntüledi. Korsan martı, karada ve buralarda görülmesi çok zor bir türdür. Fakat biz onu oralarda görüntüledik. Hayvan oraya geldi. Neden Korsan? Başka kuşun, başka kuşun resmen korsanlık yapar. Kendisi bir şey avlamaz. Onlara kursak deriz, kursaklarından kusana kadar yiyeceklerine sahip çıkarlar. Kara Sırtlı Mart’ı, değerli bir martıdır. Akdeniz Martısı, Karabaş Ma rtı, Küçük Gümüş Martı, İnce Gagalı Martı, Hazar Martısı, yine birçok kişi arar ne olur bize gösterin biz bu türü ne olur çektirin derler. Büyük Karabaş Martı, yine bunlar doğada kuş fotoğrafçılarının gezemediklerinden yada bulamadıklarından yılın belli bir süresi gelirler. Büyük Karabaş Martı yine bir çok kişinin hala arşivlerinde yoktur kuş fotoğrafçısının. Gelene biz yardımcı oluyoruz. Karasulu yine öyle, gelelim Ateş Göze, gözlerin güzelliğini görüyorsunuz. Kara Gerdanlı Dalgıç bu kuşlar göç ederler. Buraya gelirler biraz dinlenirler tekrar giderler. Ama İskandinav ülkelerinde yat tekneleri limanlarda insanların ellerinden balık yerler. Te karınları doysun diye. Oysa Türkiye’de hep kaçarlar. Av baskısından dolayı. Karabatak herkes tarafından bilinen ben onu gözlerinden dolayı, gözlerinin yeşiline ben zümrüt yeşili derim. Yine orada Kuğu gördük. Göç noktası giderken orada biraz dinlenirken ve ötücü kuğu, Türkiye’de zaten ötücü kuğu, sessiz kuğu birde küçük kuğu vardır. İkisini ben orada gördüm. İkisini bizzat gördüm ve küçük kuğuyu birçok insan görememiştir” diye konuştu.
KURUPELİT MARİNA ŞU ANDA CAN ÇEKİŞİYOR!
Kurupelit Marinanın aslında kelimenin tam anlamıyla bir kuş cenneti olduğunu vurgulayan Hasan Aktürk açıklamasının sonunda sergisini şu ifadelerle bitirdi.
“Altın Yağmuru, çok uzun göç eder. Çok değerlidir. Yeşil bacak, birçok serçe türlere vesaire biz onları da sergimize koymadık. Onlar zaten her yerde olurlar. Orman Bıldırcını, yine o bölge de sıkça gördüğümüz kuşlardandı özellikle itfaiye binasının arkasında kumsal bölge var, o bölgede buradaki fotoğraf gördüğünüz gibi Kulaklı Batağan burada, İstanbul’dan gelen kuş fotoğrafçıları ve oğlum, şöyle önüne gelirse giderse, bunu çekecek. Türkiye’de ilk kez görüldü. Buradan bu kadar yakın, bu fotoğrafı çekip koyduk çünkü Kurupelit gösterildiği gibi Kurupelit şu anda can çekişiyor. Oranın doğası gidiyor. Fotoğrafçılar bir betimleme yapmak istediler. Bir şey anlatmak istedik. Eğer, canlandırabilirsek temizleyip şu binanın da yıkılıp otel yapılmasını engellersek, doğayı tekrar kazanacağımıza inanıyorum. Bu eski düzenle bu kuşlar yine geri gelecektir. Tevekli’ye geçelim. Türkiye’de birçok kişinin görmek istediği bir türdür. Yine onun o dokusal bölgesini bir kere görmüştüm ben iki tane olarak. Yeni göç zamanı oraya geliyorlar, sonra kalkıp oradan hareket ediyorlar. Peçeli Baykuş, bu Baykuş’u insanlar göremiyorlar. Fakat biz özel aramaya çıktığımız için, sahil boyunda hatta, gece görebiliyoruz. Kızılırmak deltasında kadar sahilde. Yeter ki görmeyi bakmayı bilin. Bölgede oldukça var. Bunun olduğu yerde fare, geme diye hiçbir şey olmaz. Tepeli Patka’lar, orada abartmıyorum en az 2 bin tane var. Oranın doğasındaki kuşları anlatmaya çalıştım. Bu kadarla da değil. Daha da fazladır. Su samuru hatta orada görülmüştür. Onu fotoğraflayamadım. Bir kere orada gördüm. Fotoğraf makinem yoktu. Diğer canlıları da görmek mümkün. Orası inanın bir kuş cenneti. 200’ün üzerinde ben iddia ediyorum 200’ün üzerinde kuş türünü orada bulmak mümkün. İnsanlar Kızılırmak deltasına diyorlar kuş cennetine vay gittik kuş falan göremedik. Ama burada kuş türü var. suyun içlerinde kuşlar var. O kadar çok martı çeşidi var ki, yunus balığı gibi o kadar güzel bir yer ki, koruyalım doğamıza sahip çıkalım. Şu anda an itibariyle şu anda yarısı ancak geliyor bu kuşların” dedi.