MEHMET REBİİ ÖZDEMİR
(SAMSUN)- Birleşik Kamu-İş sendikası Samsun şube başkanı sendika binasında TÜİK’in enflasyon rakamlarını açıklamasının ardından sendikalarında yaptığı açıklamasında şöyle dedi.
“Uzun bir süredir saygın ve şeffaf bir devlet kuruluşu olarak değil, iktidarın istediği rakamları açıklama üyesi gibi çalışan TÜİK, açıkladığı rakamlarla bir kez daha çalışan nüfusun zaten küçülmüş olan lokmasını da elinden almıştır. İnsanlarımızın sebze ve meyveyi bile tane ile aldığı, et giren evin artık zengin evi sayıldığı, barınma ve beslenme gibi en temel hak ve ihtiyaçları karşılamanın bile lüks haline geldiği bu ekonomik iklimde, TÜİK, Aralık ayı enflasyonunun %1,03 olarak belirlemiştir. TÜİK Harikalar Diyar’ında dedirten bu rakam sayesinde bir önceki ay %47,09 olan resmi yıllık enflasyon %44,38'e inmiş gibi gösterilmiştir. Böylece kamu çalışanlarına zam olarak sunulmaya çalışılan gerçekte ise ekonomiyi yönetemeyenlerin alım gücündeki erimeyi telafi yöntemi olan, 6 aylık enflasyon ödemesi gerçek enflasyonun yanında adeta derya da damla kalmıştır. Zaten derin bir geçim sıkıntısının içinde olan kamu emekçisi hayal ürünü olan bu enflasyon oranıyla ve sözde yetkili konfederasyonun eseri olan toplu sözleşmeler nedeniyle yeni yılı çok daha ağır ekonomik koşullarda karşılamıştır. Bu hırsızlığa, bu organize yalanlara, karşı hakikat ve emek mücadelesi vermek Birleşik Kamu-İş olarak görevimizdir.”
Gelin birazda gerçeklerden bahsedelim.
Çarşıda pazarda hissedilen enflasyon rakamlarının 3 rakamlı hanelere ulaştığını ifade eden Birleşik Kamu-İş Samsun şube başkanı Kubilay Altuntaş sözlerini şu ifadelerle devam ettirdi.
“Yargı kararına rağmen madde sepetini onlarca aydır açıklamadığı için enflasyonu nasıl bulduğu, hala bilinemeyen TÜİK’in açıkladığı rakam ile gerçekler arasında derin bir uçurum vardır. Gerçeği ise konfederasyonumuz Birleşik Kamu İş’in AR-GE birimi kapsamlı raporuyla ortaya koymaktadır. Aralık ayının gerçeği şudur. Açlık sınırının bir önceki aya göre 691 lira arttığı aralık gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama ise 677 lira artışla 47.792 liraya çıkmıştır. Her ikisinin toplamında oluşan yoksulluk sınırı ise önce ki aya göre 1.367 lira artmıştır. 2024 yılının tamamında ise aylık sınırı 6.773 lira, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 17.438 lira ve yoksulluk sınırı 24.211 liralık artış kaydetmiş. Yeni açıklanan askeri ücret dahi daha şimdiden aylık sınırında altında kalmıştır. Çarşıda pazarda hissedilen enflasyon 3 rakamlı hanelere ulaşmıştır. Vergi, harç ve cezalar ortalama %55, kiralar ise %65 artmıştır. Ülkedeki kira ortalaması 19 bin liraya yükselmiştir. 2024 Aralık ayında bir önceki Aralık ayına göre kuru bakliyat %29,4, sadece et-yumurta fiyatları bile Kasım ayının oranla Aralık ayında %2'den fazla zamlanmışken, TÜİK'in adeta mucizevi biçimde bulduğu enflasyon oranını mantıkla açıklamak imkansızdır. Tüm mal ve hizmetlere daha yeni yılın ilk gününden zam yanmaya başladığı bir ekonomik iklimde kamu emekçisinin ücret artışının bu hayali rakamlara göre yapılması asla kabul edilemez. Reddedilemez bu gerçekliğe rağmen yüzde altıdan ibaret olan toplu sözleşme artışı ve TÜİK'in hayali enflasyon oranı nedeniyle en düşük memur maaşı Konfederasyonumuz Birleşik Kamu İş’in AR-GE Biriminin hesapladığı 46.837. lik, yoksulluk sınırının altında kalmaktadır. Yani kamu emekçisinin tek başına ailesini geçindirebilmesi şöyle dursun ikisi de kamu emekçisi olan bir çift ancak birlikte yoksulluktan bir nebze kurtulabilmektedir. Değerli dostlar ekonomi konusunda otorite niteliğindeki kamu kurumlarının enflasyon beklentilerini dahil sistematik olarak revize ettiği, mal ve fiyat artışları, dolar kuru yükselişleri, dolayısıyla alım gücünde oluşacak erimenin Öngörülemediği bu kriz ortamında TÜİK'in açıkladığı hayali rakamlara göre ücret arttırmak, milyonlarca kamu emeklisini açlığa mahkûm etmektir. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Birleşik Kamu İş olarak kamu emeklisinin emeğinin görmezden gelinmesine müsaade etmeyeceğiz. Oturdukları görüşme masalarında kamu emekçisinin alın terini iktidardan alacağı aferin uğruna içe sayan sarı konfederasyonlara inat tüm kamu emekçilerinin emeklerinin sesi olacağız. TÜİK'in yalanlarını deşifre etmeye toplumda bu konuda haklı itirazı örgütlemeye can yakıcı ekonomik gerçekleri yalanlarla örtmeye çalışanlara inat mücadele etmeyi sürdüreceğiz. Bunu burada vermek istediğimiz iki mesaj çok net. TÜİK açıkladığı bu hayali rakamlarla kamu emekçisinin enkaz durumundaki hane ekonomisine mum dikmiştir. Alım gücümüzün daha da küçülmesine zemin hazırlamıştır. Kadim Anadolu öğretilerinin dediği gibi, yalancının mumu yatsıya kadar yanar. Değerli dostlar, Birleşik Kamu İş olarak söz veriyoruz. Yalancıların mumlarını emekçilerin gücüyle söndüreceğiz. Değerli dostlar, ülkedeki ağır ekonomik kriz koşullarına rağmen TÜİK enflasyonunu gerçekte olduğundan daha düşük göstermeye devam etmektedir. TÜİK'in verilerine göre aralık enflasyonu aylık %1.03, yıllık %44,38 oldu. Gerçekte ise üç haleli oranlarda seyreden enflasyon, memurları, ücretli çalışanları, emeklileri, yoksulları ezip geçmektedir” şeklinde ifadelerde bulundu.
İktidar emekçilere hak ettiklerini vermemek için TÜİK rakamlarına sarılıyor
Birleşik Kamu-İş sendikası Samsun şube başkanı Altuntaş,
“Konfederasyonumuzun araştırmasına göre son altı aylık enflasyon %50,6 artarken son bir yıllık dönemde ise %100,2 arttı. Aralıkta gıda fiyatları %6,2 arttı. Açlık sınırı on altı 16.480 liraya yoksulluk sınırı da46.837. liraya yükselmiştir. Ağustos'ta 2023 yılında yapılan toplu sözleşme zamlının yetersiz kalacağını belirtmiştik. Bir kez daha aynı tablo yaşanmış kamu çalışanları enflasyona ezdirilmiştir. Biz önceki yıllarda yaşadığımız kayıpların telafi edilmediği gibi iktidar memura hak ettiği zam yapmamak için TÜİK rakamlarına bir kez daha sarılmıştır. Ağustos ayındaki toplu sözleşme masasında maddi taleplerin hiçbirini kabul ettiremeyen sözde yetkili konfederasyon iktidarın verdiği yüzde on beşlik zam mı? Yüksek enflasyon kalıbına sararak kamu çalışanlarına ve emeklilerine yüzde kırk dokuz, yirmi beş gibi yansıtılacaktır. Masaya üç ayda bir zam ve üç ayda bir enflasyon farkı talebiyle oturup hiçbir talebini kabul ettiremeyen Sözde yetkili konfederasyon övüneceği yüzde kırk dört kırk dokuz virgül yirmi beşlik zammın sadece yüzde on beşlik kısmı toplu sözleşmeyle alındı. Geri kalan yirmi dokuz virgül yetmiş sekiz puanlık kısım enflasyon farkından kaynaklanmaktadır. Siyasi iktidar TÜİK aracılığıyla kamu emekçilerinin haklarını gasp ettiği gibi her ay daha da zorlaşan hayat şartlarında enflasyon farklarını aylık olarak maaşlara yansıtmayarak kamu emekçilerinin binlerce lira zarara uğratmaya devam etmektedir. Bizler Birleşik Kamu İş Konfederasyonu üyeleri olarak diyoruz ki emeğimizi yok sayamazsınız artık yeter. Maaşlar market kasasında eriyor. Ev kirası memurun maaşını bitiriyor. Enflasyon farkı zam değildir. Memur alım gücünü koruyacak ve yükseltecek zam maaşlara uygulanmak zorundadır. Kamu emekçilerinin ve emeklilerin maaş zammı yandaş konfederasyonuyla yapılan mutabakat ve TÜİK'in şaibeli enflasyon rakamları uyarınca değil emekçilerin içinde bulunduğu derin yoksullaşma ve zorundadır. İnsanca yaşayacağımız maaş zammını alana kadar mücadelemiz devam edecektir. Yaşasın Birleşik Kavuş, yaşasın örgütlü mücadelemiz” dedi.
