10 Ocak 2022 tarihinde TBMM gündemine gelecek olan 'Öğretmenlik Meslek Kanunu' Eğitim-İş Samsun Şube Başkanı Volkan Erken, konuyla ile ilgili yazılı bir basın açıklaması gönderdi
Mehmet Rebii Özdemir
SAMSUN-Eğitim-İş Samsun Şube Başkanı Volkan Erken, 10.01.2022 tarihinde TBMM'nin gündeme alacağı 'Öğretmenlik Meslek Kanunu' ile ilgili şu açıklama yaptı:
“TBMM komisyonları ve kabine üyeleri 'Öğretmenlik Meslek Kanunu ' ile ilgili herhangi bir meslek örgütünden görüş olamadan, öğretmenlerin yaşadıkları sorunların hiç birine çare bulmayan, taleplerimizi karşılamayan basit bir yönetmelik gibi hazırlanmış, birleştirici değil ayrıştırıcı sözde meslek kanununu kabul etmiyoruz' şeklinde ifadelerde bulundu.
ÖĞRETMEN LEHİNE OLMAYAN YASA...
Eğitim-İş Samsun Şube Başkanı Erken açıklamasını şöyle sürdürdü. 'AKP iktidarının19 yıllık döneminde 'Eğitim ve Öğretmenlerle' ilgili olumlu tek bir tasarrufu olmayanların Öğretmenlerin taleplerini karşılayacaklarını beklemek fazla iyimser bir bakış olurdu. Bu meslek kanunu ile getirilen hiçbir şey öğretmenin lehine değil. Sanki aday öğretmenlere adaylık kaldırma sınavını bunlar getirmemiş gibi bu sınavın kaldırılması müjde gibi sunuyorlar. KPSS sonrası Öğretmen alımlarında mülakat yine devam ediyor. Sözleşmeli öğretmenlik sanki bunlar tarafından getirilmemiş gibi kaldırılmasını müjde gibi sunmuşlar. Bir başka faciada Uzman Öğretmenlik konusu, kanun taslağının 3. Maddesinde öğretmenlik mesleğini uzmanlık mesleği olarak tanımlamış ancak 6. Maddesinde uzman olabilmek için gerekli şartları şöyle sıralamış. 9. fıkrada ise kariyer basamaklarının uygulamasını yönetmelik düzenlenmesine bağlamış. Demek oluyor ki uzmanlık herkese hayal demiş.
Özensiz ve acemice hazırlanmış olan bu sözde meslek kanunundan taleplerini şöyle sırladı
- Öğretmenlerin eşdeğerlerinden % 50 eksik maaş almaları ile ilgili hiçbir düzeltme getirmiyor.
-3600 ek göstergeyi 2022’den itibaren uygulatmıyor.
-Adil bir ekders ücret düzenlemesi getirmiyor.
-Sıra tayin sistemini geri getirmiyor.
-Laik ve bilimsel eğitim sistemi için bir düzenleme getirmiyor.
-Öğretmen yetiştirme esaslarını belirlemiyor.
-Ataması yapılmayan 700 bin öğretmenin geleceğiyle ilgili hiçbir şey getirmiyor.
Adaletli bir norm kadro düzenlemesi getirmiyor.
-Kadın öğretmenlere ücretli 1 yıl doğum izni getirmiyor.
-İlkokul öğretmenlerine 3 yıla bir, diğer öğretmenlere 4 yıla bir yıpranma payı getirmiyor.
-Ekders ve sınav ücretlerimizin emekliliğe de sayılmasını getirmiyor.
-Çağ dışı mülakat sistemini ortadan kaldırmıyor.
-Yönetici atamalarına esas olması gereken liyakatli bir düzenleme getirmiyor.
-Öğretmenlere yaptırılan angarya görevlere bir engelleme getirmiyor.
-Okul yönetimlerinin Mobbing ve keyfi uygulamalarına karşı öğretmenleri koruyucu bir düzenleme getirmiyor.
-Birden fazla nöbet görevine ücret ödenmesini, nöbetçi öğretmenlerin boş dersleri doldurmaları için ücret almaları düzenlemesini getirmiyor.
-Öğretmenlerin izinleriyle ilgili insani hükümler getirmiyor.
-Öğretmenlere kreş, öğle yemeği ve ulaşım desteği getirmiyor.
Kısacası bu sözde öğretmenlik meslek kanunu tasarısı, rekabeti esas alarak apolet tarzı ayrımcı bir yaklaşımla öğretmenler arasında ayrışma yaratan ve emeğimizi değersizleştiren hiçbir temel sorunumuzu çözmeyen bir tasarıdır. Eğitim İş olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin tüm üyelerine çağrı yapıyoruz, bu taslağın geri çekilmesini, tüm eğitim sendikalarının görüşlerinin alınarak beraberce bir kanun taslağı hazırlanmasını istiyoruz” dedi