Tarih: 15.03.2024 14:40

MUSTAFA NİYAZİ BULUT: KORUYUCU GİYİM YARDIMI HAKKI GASP EDİLEMEZ!

Facebook Twitter Linked-in

HATUN ÖZDEMİR

ESM Samsun Şubesi, Yapı Yol-Sen Samsun Şubesi, Tarım Orkam-Sen Samsun Şubesi, Tüm Bel-Sen Samsun Şubesi ve BTS Samsun İl Temsilciliği adına ESM Samsun şube başkanı Mustafa Niyazi Bulut, “İktidarın emek düşmanı olmasının payı kadar sahte sendika Memur-Sen’in de rolü bulunmaktadır” dedi.

Yol-Sen Samsun Şubesi, Tarım Orkam-Sen Samsun Şubesi, Tüm Bel-Sen Samsun Şubesi ve BTS Samsun İl Temsilciliği adına ESM Samsun şube başkanı Mustafa Niyazi Bulut, açıklamasında şunları söyledi.

“Siyasal iktidar kamu emekçilerinin haklarına yönelik saldırılara, hak gasplarına devam ediyor. KİT’lerde ve kamu kurumlarında emekçilerin giyim yardımı hakkı Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın kurumlara 8 Mart’ta yazmış olduğu tehdit dolu yazı gerekçe gösterilerek gasp edilmek isteniyor. Bilindiği üzere 2023-2024 yıllarını kapsayan toplu iş sözleşmesinde giyim yardımı da ele alınan başlıklardan biri olurken; yine yetkili “sendika” olarak masaya oturan Memur-Sen’in vurdumduymazlığı ile mevzuatta bir boşluk bırakılmıştı. Giyim yardımı yıllardır “koruyucu giyim yardımı” adı altında çek, giyim kartı gibi yollarla verilirken; bunun yasal altyapısının tüm memurlara giyim yardımı verilmesini ve koruyucu giyim malzemesi yardımının da ayrı bir başlık olarak ele alınmasını sağlayacak şekilde düzenlenmesini KESK’e bağlı sendikalar olarak her fırsatta dile getirdik. Yine toplu sözleşmede giyim yardımının usul ve esaslarını belirleme yetkisini yetkili sendika ile ilgili kurumlara vermiştir. Ancak yetkili sendika Memur-Sen yıllarca giyim yardımını bir kazanımları olarak pazarlarken; ve hatta sadece kendi sendika üyelerine verilmesini dahi talep edecek kadar eşitlik ilkesinden uzaklaşırken bu denli basit bir sorunu çözme zahmetine bile girmemiştir.”

 KESK’e bağlı sendikalar olarak biliyoruz ki ipleri iktidarın elinde olanlar kamu emekçilerinin haklarını şimdiye kadar koruyamadıkları gibi şimdiden sonra da koruyamayacaklarını ifade eden Mustafa Niyazi Bulut, 

Gelinen noktada Hazine ve Maliye Bakanlığı, hem 7. Dönem toplu iş sözleşmesinde koruyucu giyim yardımının belirli şartları sağlayan teknik personele ayni olarak yapılabileceğine dair ibare ile bırakılan boşluğu hem de 399 sayılı kanun hükmünde kararnamede bulunan giyim yardımının ayni olarak gerçekleştirilebileceğine dair hükümleri kullanarak kamu emekçilerinin giyim yardımı hakkını gasp etmek istemekte ve mevzuata aykırı şekilde verilecek giyim yardımı bedelinin sorumlulardan tahsil edileceğini, ilgililer hakkında idari süreçlerin başlatılacağını belirterek kurum yönetimlerine aba altından sopa  göstermektedir. Hazine ve Maliye Bakanlığı yardımı engellemenin gerekçesi olarak Cumhurbaşkanlığının 2021/14 sayılı Tasarruf Tedbirleri Genelgesi’ni öne sürmektedir. Bu nasıl bir tasarruftur ki kamuda üç beş maaş alan bürokratlara, lüks makam araçlarına, iktidar sahiplerinin şatafatına, sermayenin affedilen vergilerine uğramazken; her fırsatta emekçinin cebine göz dikmektedir. Peki yetkili sahte sendika bu durum karşısında ne yapmaktadır? Koca bir HİÇ! Ana muhalefet partisi önünde protesto gerçekleştirmek kolaydır. Bu sahte sendikanın nedense kamu emekçilerinin giyim yardımı gibi gasp edilen hakları için sokağa çıktığı, bir protesto gerçekleştirdiği görülmemiştir. Kamu emekçilerinin ve emeklilerinin, TÜİK’in enflasyon rakamlarına endekslenen zamlar aracılığıyla ücretleri hemen her toplu sözleşme masasında daha da eriyerek bugün yoksulluk sınırının altına gerilemiştir. Bunda iktidarın emek düşmanı olmasının payı kadar sahte sendika Memur-Sen’in de rolü bulunmaktadır. Şimdiye kadar haklarımızın budanmasına seyirci kaldıkları gibi şimdi de sessizce süreci izlemekte; tek bir açıklama yapma ihtiyacı dahi görmemektedirler. KESK’e bağlı sendikalar olarak biliyoruz ki ipleri iktidarın elinde olanlar kamu emekçilerinin haklarını şimdiye kadar koruyamadıkları gibi şimdiden sonra da koruyamazlar. ESM, Yapı Yol-Sen, Tarım Orkam Sen, BTS ve Tüm Bel-Sen olarak bulunduğumuz iş kollarında yer alan kamu kurumlarında yıllardır ödenen giyim yardımı hakkının gasp edilmesini kabul edilemez buluyoruz. Şimşek eliyle işçiler ve emekçiler üzerinden yürütülen kemer sıkma politikalarının, hak gasplarının bununla sınırlı kalmayacağını görüyoruz. Seçimlerin ardından yeni vergilerin gündeme geleceği, elektrik ve doğalgaz gibi temel tüketim kalemlerine fahiş zamların yapılacağı, KİTlere yönelik özelleştirme saldırılarının hızlandırılacağı şimdiden dile getirilmektedir. Giyim yardımının gasp edilmesi bu sürecin bir parçasıdır” diye konuştu.

Bizler, onurlu kamu emekçileri olarak, ayrıca “yardım”lara muhtaç bırakılmayı kendimize ve tüm kamu emekçilerine bir hakaret olarak görüyoruz. Mücadelemiz insanca yaşayabileceğimiz, temel ihtiyaçlarımızı karşılarken yardımlara ihtiyaç duymayacağımız bir ücret düzeni içindir. Bu nedenle bulunduğumuz işyerlerinde, alanlarda, sokaklarda gelir dağılımındaki ve ücretlendirmelerdeki adaletsizliklere, vergi yükünün patronlardan alınarak emekçilerin sırtına yıkılmasına, emeklilikte sefalet ücretlerine mahkum edilmeye karşı mücadelemizi durmaksızın sürdüreceğiz. 

Sadece bizim sesimizi yükseltmemiz de yetmez; tüm kamu emekçilerini sesimizi büyütmeye çağırıyoruz. İktidara ve kamu kurumlarına tehdit dolu yazılar yazan Hazine ve Maliye Bakanlığı’na buradan bir kez daha sesleniyoruz: Elinizi emekçilerin cebinden, kazanılmış haklarımızdan çekin! Kaynak gerekiyorsa size adres gösterebiliriz: Her gün insan emeğinin, doğanın talanından beslenen, vergileri durmaksızın affedilen ve kamu kaynaklarıyla semiren sermayedarların cebinde hepimize yetecek kadar kaynak bulunmaktadır. İllaki bir şeyleri gasp etmek istiyorsanız onların biz emekçilerden çaldıklarından başlayabilirsiniz. Son olarak bitirirken, bugün burada toplanma gerekçemizi tekrar vurguluyoruz: Giyim yardımı tüm kamu emekçilerini kapsayacak şekilde derhal ödenmelidir! KESK’e bağlı sendikalar olarak bu sürecin takipçisi olmaya devam edeceğiz.

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —