MEHMET REBİİ ÖZDEMİR
Samsun Devrimci 78’liler Derneği tarafından Hürriyet Mahallesi Sefa Sokakta Yusuf Aslan, Hüseyin İnan, Deniz Gezmiş. Halkın üç yiğit evladı 12 Mart faşist cuntası tarafından idama gönderileli 51 yıl oldu. İdamlarıyla, dönemin gelişen mücadelesi bastırılarak gözdağı verilmek istendi. Onlar, parasız ve eşit eğitim hakkı, özerk ve demokratik üniversite eşit, özgür ve tam bağımsız bir Türkiye için mücadele ettiler. Onların mücadelesini saygıyla selamlıyoruz diye Dernek başkanı Cengiz Akşan, bir basın açıklaması yaptı.
HALKLARIMIZA YAPILANLARI UNUTMAYACAĞIZ!
Milyonlarca depremzede insanlarımızın kaderleriyle baş başa bırakıldıklarını vurgulayan Akşan; “Bugün aynı zamanda depremin üçüncü ayındayız. İktidarın kâr ve rant düzeninin afeti felakete dönüştürmesiyle resmi rakamlarla 50 binden fazla yurttaşımızı kaybettik. Milyonlarca yurttaşımız kaderiyle baş başa bırakıldı, on binlercesi göç etti. Halkın büyük dayanışmasıyla yaralar bir nebze de olsa sarılmaya çalışıldı. Hesabını sormadığımızda yeni yıkımlar olmaya devam edecek. Depremi de depremde halklarımıza yaşatılanları da unutmayacağız” diye konuştu.
HAKLAR YOK EDİLİYOR ŞİDDET KATLANIYOR!
Tek adamın emrindeki tüm yetkilerin gözaltı ve baskıların giderek arttığını ifade eden Samsun Devrimci 78’liler Derneği başkanı Cengiz Akşan, şunları söyledi. “Bugünün Türkiye’sinde emekçiler açlık ve yoksullukla sınanıyor. Gençler geleceksizlik ve işsizlikten oluşan bir girdaba sürükleniyor. Üniversitelilerin eğitim hakkı gasp ediliyor, ülkesinde gelecek göremeyen, iş bulamayan gençler yurt dışına göç ediyor. Nitelikli işgücü olanlar da çareyi yurt dışında arıyor. Kadınların hakları bir bir yok edilirken şiddet katlanıyor. Soruşturma, gözaltı ve baskılar, tek adamın emrindeki yargı sistemi demokrasi ve özgürlük mücadelesi yürütenleri etkisizleştirmek ve sindirmek için kullanılıyor. SİHA, uçak gemisi, yerli otomobil söylemleriyle kilosu 30 TL olan soğanın giremediği evlerin öfkesi soğurulmaya çalışılıyor. Militarizm, milliyetçilik ve din istismarcılığıyla tek adam yönetimi elindeki tüm imkanları gerçekleri karartmak için kullanıyor. Ancak mızrak çuvala sığmıyor!”
DENİZ GEZMİŞ YAŞASAYMIŞ AKP’YE OY VERİRMİŞ(!)
Bugünkü iktidarın Deniz Gezmiş ve arkadaşları yaşasaydılar AKP’ye oy verirlerdi söylemlerine ilişkin şöyle dedi. “Türkiye tarihinin en kritik seçimlerinden biri 14 Mayıs’ta gerçekleşecek. Tek adam yönetimi seçimi dahi ‘siyasi darbe’ olarak nitelendiriyor. Büyüyen öfkenin sandığa yansımaması için her türlü kirli propaganda kullanılıyor. Bizler bugün üç fidanımızı bu koşullar altında anıyoruz. Onların mücadelesini sürdürenler, açtıkları yolda kararlılıkla yürüyenler olarak buradayız. Denizler halkın nezdinde o kadar saf bir karşılık bulmuştur ki bugün yağma, yıkım ve sömürü düzenini devam ettirmek isteyenler halkın duygularını istismar etmeye yelteniyorlar. “Bugün yaşasaydı Deniz Gezmiş de AKP ye oy verirdi” diyecek kadar işi ileri götürüyorlar. Bugünün iktidar sahipleri 6. filoyu kıble bilirken onlar ülkenin bağımsızlığı için Amerikan askerlerini denize döküyordu. Onların baş eğmez tutumları bugüne de ışık tutuyor. O nedenle bugün yaşasaydı AKP ye oy verirdi diyerek onların şanlı isimleri üzerinden prim yapma çabaları beyhudedir.”
YAŞAMIN HER ALANINDA ÖRGÜTLENMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ.
“Tek adam yönetimi tüm emekçi kesimlere adeta savaş açmış sermayeyi ise baş tacı yapmıştır. Yoksulluktan evine ekmek götüremeyenleri görmeyecek kadar halktan uzaklaşmıştır. Uygulamaları ile bir yandan halka hayatı zindan ederken kendi yandaşları başta olmak üzere sermayeyi tarihinin zirvesine taşımaktır. Baskı ve yıldırma politikaları ise son hız devam etmektedir. Siyasi parti mensuplarından, gazeteci ve avukatlara kadar geniş bir yelpazede gözaltılar, tutuklamalar sürmektedir. Seçim güvenliği tehdit edilmektedir, diye konuşan Samsun Devrimci 78’liler Derneği başkanı Cengiz Akşan konuşmasının sonunda şunları söyledi. “Kürt halkının temel haklarının inkârı sürmektedir. Bizler Denizlerden bugüne mücadele bayrağını yere bırakmadık ve bundan sonra da kararlıkla taşımaya devam edeceğiz. İşyerlerinde, okullarda, sokaklarda örgütlenmeyi ve mücadeleyi sürdüreceğiz. Ülkedeki tüm yabancı askeri üsler dağıtılana, gizli/açık ülkeyi bağımlı hale getiren tüm ekonomik ve siyasi anlaşmalar iptal edilene, savaş örgütü NATO’dan çıkılana, hak ve özgürlüklerimizi kazanana kadar bu mücadele devam edecek. Eşit ve özgür bir ülkeyi mutlaka kuracağız. Bir kez daha mezarları başında Deniz’i, Yusuf’u, Hüseyin’i ve onların yılmaz savunmanı Halit Çelenk’i anarken onların mücadelesini ilerletme sözümüzü yineliyoruz. Mücadelemizde yaşayacaklardır.”