MEHMET REBİİ ÖZDEMİR
Genetik, Hormonal, Obezite, Gebelik ve Ayakta hareketsiz kalmanın getirdiği faktörlere bağlı morfolojik, fizyofatolojik ve histopatolojik özelikleri olan uzamış, genişlemiş ve kıvrımlı hale gelmiş görünümün olarak tarif edildiğini söyleyen KVC (Kalp Damar Cerrahisi) uzmanı Prof.Dr.Ferşat Kolbakır;
“Toplar damar problemlerinin tedavisi göründüğünden çok daha karmaşıktır. Toplar damar problemlerini genel olarak İki başlık altında (Venöz Hipertansiyon ve Venöz Malformasyon) incelerken, her bir hastanın kendine özgü klinik, etiyolojik, anatomik, histopatolojik ve fizyopatolojik farklılıklarının olduğu dikkate alınmalıdır. Varis aslında hastalık değil; toplar damarların uzaması, genişlemesi ve kıvrımlı hale gelmiş halidir. Toplar damarların genişlemesi, içerisindeki kapakların kapanamaması, toplar damar içinde basıncın yükselmesi bir kısır döngü oluşturarak varis gelişmektedir. Netice olarak, pek çok yerde altta yatan nedenler dikkate alınmaksızın sadece görünür problemlere yönelik tedavilerin yapıldığını görmekteyiz” şeklinde ifadelerde bulundu.
VARİS TEDAVİLERİNİZİ UZMAN ELLERE BIRAKIN!
Varis tedavisinin, temel hastalık kaynağı ele alınmadan çözümle neticelendirilemeyeceğini, aksine nüks varis tedavi öncesinden daha kötü tablolarla karşılaşılmasına neden olunacağına işaret eden Prof.Dr. Kolbakır şunları söyledi.
“Venöz sistem muayenesinde; vasküler döppler ile ayrıntılı damar incelemesi ve haritalandırılması, fonksiyonel testlerin yapılması, ultrasonografiyle damar içi dışı ve çevresel doku yapısının değerlendirilmesi akabinde kan pıhtılaşma özellikleri ve genel kan incelemelerinin yapılması gerekmektedir. Tanı tek olsa bile tedavi seçeneklerinin kombinasyonu her hasta için farklı olacaktır. Bu itibarla varis tedavisi, temel hastalık kaynağı ele alınmadan çözümle neticelendirilemez, aksine nüks varis tedavi öncesinden daha kötü tablolarla karşılaşılmasına neden olur. Yıllardır bilinçsiz ellerde tedavi edilen damar hastalıklarının komplikasyonlarını ve nüks varislerini tedavi eden bir hekim olarak tedavinizi uzmanlaşmış ellere teslim etmenizi öneririm. Damar Hastalıkları tanı ve tedavisinde uzun yıllar içerisinde edindiğim bilgi ve deneyimimi sunmak üzere, yeni bir gelişim sürecini muayenehane çatısı altında Samsun Varis Kliniği olarak yürütme kararı aldım. Yatırılması gerekmeyen hastalarımın tedavi işlemlerimi mevcut muayenehanemde gerçekleştirirken, diğer hastalarımı yataklı kliniklerde tedavi etmekteyim. Toplar damar hastalıklarının genel olarak (Venöz Hipertansiyon ve Vasküler Malformasyon) başlığı altında toplandığını ifade ederken, her bir hastanın kendine özgü anatomik, histopatolojik ve fizyopatolojik kök nedenlerinin olduğunu tecrübe ve müşahede ettim. Hastalarımın yakınmaları ve muayene bulguları olarak ortaya çıkan problemlerin çözümünde belirlenecek kök nedenleri dikkate alarak tedavinin çeşitlendirilmesi ve şekillendirilmesi gerektiğinin bilincindeyim. Damar hastalıklarını ele aldığımızda fonksiyonelliğin mutlaka insanın kendine verdiği bir değer olarak estetik beklentilerle bütünleştirilmesi, tedavi süreçlerinden hem hasta hem de hekim memnuniyetinin vaz geçilemez bir duygu olduğunu hissederek mesleğimi sürdüreceğim.”