Samsun Ziraat Mühendisleri Odası başkanı Havva Yurduseven Bayzat; “Her ne kadar mücadele açısından ilaçlama ve biyolojik savaş (Samuray arısı) ile biyoteknik mücadele verildiyse de beklenen fayda sağlanamamıştır” dedi.
MEHMET REBİİ ÖZDEMİR
(SAMSUN)- Karadeniz’de fındık ürününün ve üreticisinin baş belası olan kahverengi kokarca zararlısı için Samsun ZMO başkanı Havva Yurduseven Bayzat, yaptığı açıklamasında şunları ifade etti.
“Her ne kadar uzak doğu kökenli olsa da Anadolu coğrafyasında da boy gösteren kahverengi kokarca ülkemizde 2017 ve sonrasında özellikle Karadeniz Bölgesinde etkili olmaya başlamıştır. Sakarya'dan Artvin'e dek Karadeniz boyunca 8 İl ve birçok ilçede özellikle fındık başta olmak üzere Tarım Ürünlerinde milyonlarca dolarlık zarara sebep olmuştur. Fındık kadar sebze, mısır ve bazı meyve türlerinde zarara neden olan Kahverengi Kokarca artık ülke tarımı ve tarımla geçinen Kırsalımızın en büyük belalarından biri olarak kabul edilmektedir. Özellikle Bölgemizin lokomotif ürünü olan fındıkta Kahverengi Kokarca böceğinin verim başta olmak üzere randıman ve kalite değerlerine olan etkisi ile beraber tat olarak acılık ve iç fındıkta leke oluşumlarına da sebep olması tam bir facia olarak karşımızda durmaktadır. Her ne kadar mücadele açısından ilaçlama ve biyolojik savaş (Samuray arısı) ile biyoteknik mücadele verildiyse de beklenen fayda sağlanamamıştır” diye ifadelerde bulundu.
Kapama bahçeler dışında da üreyen böcekler epidemiyi ilerletiyor
Düşük verim, düşük randıman, kalitesiz ürün; olmadığını çiftçiyi, ülke ekonomisini de derinden etkileyeceğini söyleyen ZMO başkanı Bayzat;
“İlaç dozlarının yetersizliği, komşu parsellerin fiili ilaçlamada katılım yapmamaları, konu hakkında çok ciddi eylemlerde bulunulmaması, ilaç tipi ve özelliklerinin yeterince anlatılamaması ve ilaç girdilerinin yüksek maliyeti bu olumsuz tezahüratı daha da ivmelendiren etken olmuştur. Kapama bahçelerden başka her türlü ikamet, depo alanları, metruk yerleşimler, müştemilat yapıları ile birçok alanda kışlayan ve üreyen böcekler epidemiyi çok kuvvetli olarak ilerleterek büyük zarar vermiştir. Tarım Bakanlığı ve Zirai Kurum ve Kuruluşlarının almış olduğu önlemler oldukça yetersiz olduğu görülmüştür. Adeta köylü yurttaşın inisiyatifine mahkûm kalan mücadele, belirtilen koşullardan dolayı yetersiz kalmakla beraber gittikçe artan birçok olumsuz durumu da açığa çıkartacaktır. Düşük verim, düşük randıman, kalitesiz ürün; değil çiftçiyi, ülke ekonomisini de derinden etkileyecektir. Yeterli mücadele yapılamaması ve TMO’nun sahip çıkmaması nedeniyle çiftçimiz bu yıl Samsun’da randımanı ilk defa 35-40'lara düşen fındığın kilosunu genellikle 50 ile 70 TL arasında tüccara zararına satmış ve işçi parasını dahi ödeyememiştir. En önemli ihracat ürünümüz olan fındık; TMO ve Tüccarın inisiyatifinden alınıp derhal gereken güvenli ve istikrarlı bilginin emrine verilmelidir. Aksi takdirde fındık ile başlayan bu zararlının, sebze ve kivi olmak üzere diğer ürünlerimizde de olumsuz etkilerini sürdüreceği kaçınılmazdır. Öncelikle bu zararlının üremesine imkân veren durumların bertaraf, ergin halde iken böceğin imhasına yönelik işlemler, kışlama şartlarına imkân veren Eylül -Ekim ile Nisan aylarında yoğun mücadele tatbikatı mutlaka gerçekleştirilmelidir. Köylünün alın terinin karşılığı verilmeli, yanıltıcı bilgi ve hile ile masa başında oturarak ahkam keserek, akıl vererek mücadele edilmediği ortadadır. Buradan Tarım Bakanlığına sesleniyoruz; acil önlem alınmalı, Köylüye ilaç tavsiye edilmesi yerine Tarım Bakanlığı uhdesinde ciddi önlem planı oluşturulmalıdır” dedi.