MEHMET REBİİ ÖZDEMİR
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Samsun şubesi, bugün bilimselliğinin 177. Yılı nedeniyle önce Onur Anıtına çelenk koyduktan sonra, ZMO Samsun şube başkanı Havva Yurduseven Bayzat, Ziraat Mühendisliği mesleğinin bilimselliğinin 177. Yılının anlam ve önemini belirten bir basın açıklamasında bulundu. “Öncelikle Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılını kutlarken bu Cumhuriyeti kuran Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere o kahraman insanları ve geçmişte gerek Ziraat Fakültelerinde ve gerekse Tarım Meslek Liselerinden mezun olan ve Türk Tarımı’na hizmet etmiş tüm meslektaşlarımızı saygıyla, minnetle, aramızdan ayrılanları da rahmetle anıyorum” diye ifadelerde bulundu.
ÜLKEMİZDE TARIMSAL EĞİTİM PROGRAMLARI YENİDEN PLANLANMALI!
Samsun ZMO başkanı Bayzat, açıklamasını şöyle devam ettirildi. “Ülkemizde sayısı 43’e ulaşan Ziraat Fakültelerinden mezun olan meslektaşlarımız ülkemiz tarımına hizmet etmişler ve halen eğitim gören binerce öğrenci de bu eğitimi alarak tarım sektörüne hizmet vermeye hazırlanmaktadır. Son yıllarda; Ziraat mühendisliğinin önemi anlaşılmakla birlikte birçok fakültemizde tercih edilmeme nedeniyle bazı bölümlerin kapatıldığına şahit olmaktayız. Ziraat Fakültelerinin tekrar tercih edilen eğitim kurumları haline getirilmesi için ülkemizdeki tarımsal eğitim programlarının yeniden planlanması gerekmektedir. Cumhuriyetle birlikte bir sektör olabilen akılcı ve doğru politikalarla ülkeyi besleyen tarım son yıllarda maalesef yeterli desteği görememektedir” şeklinde konuştu.
SAMSUN ÖZELİNDE DE TARIM TOPRAKLARINA SALDIRI DEVAM ETMEKTEDİR!
ZMO başkanı Havva Yurduseven Bayzat açıklamasını şu ifadelerle sürdürdü. “1980 sonrasında uygulanan yanlış politikalarla tarım sektöründe çöküş başlamış artan ülke nüfusunun beslenebilmesi için dışarıdan tarım ürünleri ithal edilir olmuştur. Gıdaya erişim ve tarımın önemi bütün gerçekliğiyle bir kez daha ortaya çıkmış ve Ülkemiz savaş halindeki Ukrayna’dan buğday bekler duruma gelmiştir. Tarım arazileri başta sanayileşme, kentleşme, turizm ve diğer sektörlerin talepleri doğrultusunda amaç dışı kullanıma açılmış ve üretim dışına çıkmaya devam etmiştir. Türkiye genelinde olduğu gibi Samsun özelinde de tarım topraklarına saldırı devam etmektedir. %70’i ova topraklarından oluşan Samsun ili 2005 yılında çıkarılan 5403 sayılı “Toprak Koruma ve arazi Kullanım Kanunu” na göre Büyük Ova Kapsamına alınan Bafra, Çarşamba ve Vezirköprü ovalarına sahiptir. Topraklarında 12 ay tarım yapılabilen nadir illerimiz arasında yer almakta olup bu ovalarda yetiştirilen ürünler Türkiye’nin her tarafında tüketilmektedir” ifadelerde bulundu.
KAMU YARARI ADI ALTINDA TARIM DIŞI KULLANIM CİNAYETİ İŞLENİYOR!
Bayzat; “Bu kıymetli ovalarımız koruma altına alınmış olmasına rağmen tarım dışı kullanıma açılmaktadır. Telafisi olmayan bu toprakların ‘Kamu Yararı’’ bahanesiyle tarım dışı kullanımlara açılması bir cinayettir. Kamunun, yani halkın birincil hakkı, temiz hava solumak, yeterli ve güvenli gıdaya ulaşmak, kirletilmemiş topraklarda tarım yapmak, temiz ve içilebilir suya ulaşmaktır. Tarım sektörünün mihenk taşı olan Ziraat Mühendisleri, ülke tarımının bu içinde bulunduğu ekonomik olumsuzluklardan doğrudan etkilenmektedir. Birçok meslektaşımız iş ararken, iş yeri sahibi olanlar mevcut konumunu koruyabilmenin uğraşı içindedir. Son günlerde tarımsal girdi fiyatlarındaki artışlar tarım sektöründe iş yeri sahibi meslektaşlarımızın ileriye dönük planlama yapmalarını güçleştirmektedir” diye konuştu.
TARIM DANIŞMANLARI İNSAN ONURUNA YAKIŞIR ÜCRET ALAMIYORLAR!
Samsun ZMO şube başkanı Havva Yurduseven Bayzat konuşmasının son bölümünde şu ifadelere yer verdi. “Tarım Danışmanları ve Özel Sektörde çalışan meslektaşlarımıza çoğunlukla insan onuruna yakışır ücret alamazken, kamuda çalışanlar liyakate dayalı çalışma ortamı özlemi içerisindedir. Çiftçi Kayıt Sistemine kayıtlı çitçi sayısı da son yıllarda büyük oranlarda düşmüştür. Bu durum ülkemizdeki ekili alanların azalmasına neden olmakta ve birçok üründe ülkemizi dışa bağımlı hale getirmektedir. Eğer önlem alınmazsa gelecekte başta tarım olmak üzer ülkemiz ekonomik, sosyal ve kültürel alanda ağır bedeller ödeyecektir. Halkın ucuz ve sağlıklı gıdaya ulaşması ancak çiftçinin desteklenmesi, tarımsal altyapı sorunlarının çözülmesi ve kooperatiflerle mümkündür. Ülkemizde zaman geçirilmeden tarımsal kalkınma seferberliği başlatılmalıdır. Kamuda ve özel sektörde tarımsal kalkınmayı gerçekleştirecek olan Ziraat Mühendislerinin bilgi ve becerileriyle sahada yer almasını sağlayacak yasal düzenlemelerin yapılması en büyük dileğimizdir” dedi.