Haber: Mehmet Rebii Özdemir
(SAMSUN)- Samsun’un Atakum ilçesinde bulunan Hz. Hatice Camisi cemaatinin beş vakit beslediği ve koruduğu söylenen bir kedi 23Nisan tarihinde iki öğrenci tarafından asıldığını öğrenen Samsunlu hayvan severler tarafından Hz. Hatice Camisi önünde toplanarak akşamüzeri basın açıklaması yaparak tepkilerini dile getirdiler.
Hayvan severler adına Atakum’da yaşamını sürdüren hayvan sever Derya Ceylan yaptığı açıklamasında şunları ifade etti.
“Bugün burada hepimizin yüreğini yakan bir olay için toplandık. 23.04.2025 tarihinde sabah saatlerinde Atakum Hazreti Hatice Camii'nde mahalleli tarafından bakılan bir kedinin iple asılarak katledildiği görülüp polise bildirilmiştir. Bölgedeki hayvan hakkı savunucuları olarak olaya müdahil olarak gerekli şikâyetlerin oluşmasını sağlayıp olayın takipçisi olduğumuzu bildiririz. Bu yaşanan vahşetin ne yazık ki son dönemlerde ülkemizde ilk olmadığını biliyoruz fakat son olması için mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceğiz. Hayvanları koruma kanunu adı altında 2 Ağustos tarihinde yürürlüğe giren Ancak içeriği ismiyle tamamen zıt olan katliam yasasının bugüne kadar ki bilançosu yüzlerce hayvanın eziyetle katledilmesi, binlercesinin de ölüm kampı olan barınaklara hapsedilmesi olmuştur. Ayrıca bu yasayla hayvan düşmanlarına da gün doğmuştur” şeklinde ifadelerde bulundu.
İtlaf politikası geri döndürülüyor
Hayvan severlerden Derya Ceylan açıklamasının devamında şöyle dedi.
“Her gün bir şehirde bir caninin sokak canlarımızda ettiği eziyet katliam ve istismar haberlerini alıyorum. 2 Ağustos'tan beri meydana gelen yüzlerce hayvan istismarı ve katli gücünü bu yasadan ve cezasızlık politikasından almaktadır. Fakat bizler yaşam hakkı savunucuları olarak her yerde, her zaman söylediğimiz gibi buradan da tekrar söylüyoruz. Katlama inat birlikte yaşatacağız. Gözünü mahallemizde sokaklarda birlikte yaşadığımız canlara dikmiştir. Ankara, Şereflikoçhisar'da yine cami duvarına iple asılar katledilen sokak kedisini hatırlattı. Vicdanın, merhametin, insanlığın en çok olması gereken ibadethanelerde bu vahim ve korkunç olayların yaşanması hepimizi daha derinden üzmekte ve yaşanan olayın ne kadar korkunç seviyelere geldiğini gözler önüne sermektedir. 20 yıldır mevcut yasanın gereklerini yerine getirmeyen iktidar, şimdi bu yeni yasayı ülkemizi 10 yıllar öncesinin itlaf politikasına geri döndürüyor. Hayırsız adı faciasından beri defalarca denenmiş ve iflas etmiş toplama, tecrit, katliam politikalarından medet ummaktadır. Yönetemediği her şeyi yasaklayarak, hapsederek ve yok ederek idare etmeyi alışkanlık haline getiren bu rejim, şimdi de gözünü mahallemizde, sokaklarda birlikte yaşadığımız canlara dikmiştir. Fakat sahipsiz olarak adlandırdıkları her canın sahibi bizleriz, yalnız değiller. Şehrimizde yaşanan bu vahşetin peşini bırakmayacağımızı buradan bir kez daha dile getiriyor, bütün yetkilileri göreve davet ediyor ve bunu yapan cani bulunana kadar ve hak ettiği cezayı alana kadar mücadelemizin deklare edeceğini tekrar ediyoruz. Mücadelemiz hep birlikte her yerde sürecek. Bu yazıyı hazırladıktan sonra elimize gelen bilgiyi özgür bir şekilde anlatmak istiyorum. Yani yavrumuzun failleri bu caniler gözaltına alınmıştır. Henüz isimleri bilinmemekle birlikte kendileri çocuk yaşta lise öğrencileridir. Bugün bir kediye asan katleden Bir cani yarın yanındaki arkadaşını, öbür gün kadını, başka hayvanları katletmeyi kendine hak görecektir. Bu nedenle gerekli ceza alınana kadar susmayacağımızı bir kere daha belirtmek istiyorum.”
Hayvan sever kız çocuğu A.D. (Asya Dora) Derya Ceylandan sonra konuşmasında şunları söyledi.
“İster yılan olsun ister domuz olsun, asla hayvanlara hakaret edemezsiniz. Hayvanlar size ne yaptı? Ama siz yaptınız. Doğaya ve insanlara zararları yok. Bitmez oyun gibi yasayı geriye yavaş yavaş çekiyoruz. O gün gelecek her şey eski haline gelecek.
Nasıl kıyıyorsunuz? O tatlılıkları kimsede yok. Yazıklar olsun. Evden kedi köpek çalıyorsunuz. Utanmıyorsunuz. Siz barınakta olsanız ne kadar acı çekerdiniz, utanmıyor musunuz? Yazıklar olsun size. Acımasız davranana acımasız davranacağız.”