MEHMET REBİİ ÖZDEMİR
Tez-Koop-İş sendikası Samsun şube başkanı Tarık Sayın’ın konuşmalarının öne çıkan başlıkları şöyle: “Bildiğiniz gibi 2 aylık bir eylem süreci, sonlanmak üzere, bir üst aşama grev süreciyle ilgili, genel merkezimizin almış olduğu kararı bugün işyerlerine astık. İşçi arkadaşlarımızın greve gidilmesi yönünde imzalarını topladık ve muhtemelen yarın ya da ertesi gün İşkur’a yazımızı yazacağız. İŞKUR burada bize 6 gün içerisinde bir gün tayin edip grev oylamasını yapacağız. Sandıktan grev çıkması durumunda grevi hayata geçireceğiz. Biz Perşembe günü yine grev süreciyle ilgili son eylem kararıyla ilgili son bir eylemimizi hayata geçireceğiz. Bu eylem yürüyüş eyleminden bahsediyorum. Ve bununla ilgili temsilci arkadaşlarımızla birlikte akmış olduğumuz bir karar var. Bu kararımızı paylaşmak istiyoruz” diye ifade etti.
SİYASİ PARTİLERE MEKTUP GÖNDERECEĞİZ!
Sendika başkanı Tarık Sayın, konuşmasına şöyle devam etti. “%5 Zulmü ve haklarımız için yürüyoruz! OMÜ ve OMKAN'da yol haritamızı açıklayacağımız; “Zulmün karşısında susan sessiz şeytandır.” Büyük buluşması için bir araya geliyoruz. AKP, CHP, MHP, İYİ, DEVA, GELECEK ve SAADET PARTİSİNE “Zulmün karşısında susan sessiz şeytandır.” Başlığı altında hafta içi bir mektup göndererek büyük buluşmada yer almalarını isteyeceğiz. Ülkeyi yönetenlerin sessizliği her geçen gün bizleri zam zulmü karşısında ölüm ücretleri ile yoksulluğa taşımaktadır. Bir tarafta zevkusefa içerisinde “ada” satın alan, sermayedarlar; bir tarafta da biz üreten, ürettikçe yoksullaşan işçiler” diye konuştu.
ARTIK SUSMA ZAMANI DEĞİL, HAYKIRMA ZAMANIDIR!
Tez-Koop-İş Samsun şube başkanı Tarık Sayın, açıklamasının sonunda şunları ifade etti. “Artık susma, sessiz kalma zamanı değildir. Artık haykırma ve gençliğimizin en güzel yıllarını verdiğimiz; temizlik, çevre düzeni ve güvenliğinden birçok hizmet dalında allın teri döktüğümüz OMÜ ve OMKAN’da sesimiz duyurma zamanıdır. Cumhurbaşkanımızın tasarruf tedbirlerini mesai yaptığımızda önümüzde para yok kelimesi ile koyan OMÜ yönetimi, iş tanımımızda olmadığı halde her işte çalışmayı önümüze süren OMÜ yönetimi; saat 17.00 ve 18.00’de iki servis aracı düzenlerken kar mı yapıyor? 17.00’de memur kurumu terk ederken işçilerin 18.00’i beklemesi elektrik, su, doğalgaz ve birçok harcamayı arttırdığı halde neden tasarruf tedbirleri kapsamında değildir? Tasarruf dedikleri şey işçilerden kısılan olmalı ve ceplerine değmediği için lortlar kamarasından Avam kamarasındakilerin taşerondaki çalışma koşullarını yıkmamak ve yoksul işçiler ordusu yaratmak olmalı ki direniyorlar. Susmayacağız haklı taleplerimiz için çıktığımız bu yolun geriye dönüşü yoktur. Ya kazanacağız ya kazanacağız” dedi.