Müzenin Portreler Salonu’na 74. tablo olarak asılan Yaşar Kemal’in yağlı boya tablosunu Sanatçı Ahmet Güneştekin’in Atölyesi’nden Ressam Yahya Bağcı yaptı.
Mehmet Rebii Özdemir
İSTANBUL-Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), basına hizmet veren gazeteci ve yazarların yağlı boya portrelerini yaptırarak Çemberlitaş’taki Basın Müzesi’nin içeriğini zenginleştirmeyi sürdürüyor.
1988 yılında TGC'nin bağışlarla onarımını yaptırarak hizmete açtığı binada hizmet veren Müzenin gazetecilik tarihine emeği geçmiş ve iz bırakmış gazetecilerin tablolarından oluşan Portreler Salonu’na 74. tablo olarak Yaşar Kemal’in tablosu da eklendi.
Sanatçı Ahmet Güneştekin’in Atölyesi’nden ressam Yahya Bağcı tarafından yapılan Yaşar Kemal’in tablosu 17 Ocak 2022 Pazartesi günü saat 11.00’de törenle Basın Müzesi’nin Portreler Galerisi’ndeki yerini aldı. Tablonun Müzeye asılması nedeniyle bir tören düzenlendi. Törende TGC Başkanı Turgay Olcayto sanatçı Ahmet Güneştekin’e, TGC Başkanvekili Vahap Munyar ise ressam Yahya Bağcı’ya şükran plaketi sundu.
TURGAY OLCAYTO: GAZETECİLER YAŞAR KEMAL’DEN ÇOK ŞEY ÖĞRENDİ
Törenin açılış konuşmasını yapan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto tablonun asılmasıyla büyük bir eksikliğin de giderildiğini belirterek şöyle konuştu:
“Yaşar Kemal kuşağının hem abisi, hem de meslekteki ustasıydı. Herkesle sıcak ilişkileri vardı. Yaşar Kemal’den çok şey öğrendik. Gazetecinin doğayı, sanatı da bilmesi gerektiğini, nasıl röportaj yapması gerektiğini Yaşar Kemal’i okuyarak, izleyerek öğrendik. Yalnız Türkiye'nin değil, dünyanın da sayılı yazarlarından biriydi. Yaşar Kemal’in anısı önünde saygıyla eğiliyorum. Bu eseri bize kazandıran Ahmet Güneştekin ve Yaşar Bağcı’ya da çok teşekkür ediyorum.”
SİBEL GÜNEŞ: YAŞAR KEMAL TGC’NİN ÇALIŞMALARINA HEP DESTEK VERİRDİ
Törenin sunuculuğunu üstlenen TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş, Yaşar Kemal’in TGC’ye 28 Mart 1977 yılında üye olduğunu belirterek “Yaşar Kemal TGC’nin 1004 numaralı üyesiydi. TGC’nin çalışmalarına hep destek verirdi. TGC Basın Müzesi’ndeki tabloları bugüne kadar Münif Fehim, Etem Çalışkan ve Ebulfez Fereçoğlu yaptı. Değerli üyemiz Yaşar Kemal’in tablosunu 74. tablo olarak Müzemize asmanın mutluluğunu yaşıyoruz.”
AYŞE SEMİHA BABAN: BASIN MÜZESİ’NDE YER ALMASI YAŞAR KEMAL’İ DE ÇOK MUTLU EDERDİ
Törende söz alan Yaşar Kemal Vakfı Başkanı ve Yaşar Kemal’in eşi Ayşe Semiha Baban ise duygularını şöyle ifade etti.
“Ben çok heyecanlıyım ‘bu mutluluğu yaşatan herkese teşekkür ediyorum’ demekten başka söyleyeceğim bir şey yok. Yaşar Kemal'in tablosunun burada yer alması gerçekten onu da çok mutlu ederdi. Basın Müzesi biraz da benim evim gibi. Çünkü dört kuşak burada temsil edilen aile fertlerim var. Ama gazetecilik hakkında en çok şey öğrendiğim insan olan Yaşar Kemal'in Müze’de yerini alması çok ayrı bir mutluluk.”
TURHAN GÜNAY: YAŞAR KEMAL BİZİM GÖNLÜMÜZDE NOBEL ÖDÜLÜ’NÜ ALMIŞTIR
TGC Onur Kurulu üyesi ve kültür sanat gazetecisi Turhan Günay, Yaşar Kemal’in hem Türkiye’de hem de Dünya’da edebiyatın büyük bir ustası olduğuna dikkat çekerek şöyle konuştu:
“Onu her zaman sevgi ve saygıyla anacağız. Politik bir duruşu olan Nobel Komitesi Yaşar Kemal’a ödül vermedi. Maalesef biraz muhalifseniz ve biraz da solda duruyorsanız Nobel Ödülü alamıyorsunuz ama Yaşar Kemal bizim gönlümüzde Nobel Ödülü’nü almıştır:”
FAHRİ ARAL: YAŞAR KEMAL HEM GAZETECİ HEM DE ORMANCIYDI
TGC üyelerinden Fahri Aral ise Yaşar Kemal ile anılarından söz ettiği konuşmasında şu görüşlere yer verdi:
“Son haftalarda hep Yaşar ağabeyi anıyoruz. Ben orman yüksek mühendisiyim. Ama hiç ormancılık yapmadım. Yaşar ağabey benimle hep alay ederdi ve ‘Sen nasıl ormancısın ağaçları bile tanımıyorsun’ derdi. Gerçekten de ağaçları tanımıyorum. Ama Ankara’da bir bugünlerde çıkacak olan bir kitap var. Yaşar Abinin bitkilerini, hayvanlarını anlatan çok önemli bir kitap. O kitabi karıştırınca iyice anladım. Yaşar ağabey hem gazeteci hem de ormancıymış hakikaten.”
AHMET GÜNEŞTEKİN: YAŞAR KEMAL SANATLA HEP İÇİÇE YAŞAYAN BİRİYDİ
Ressam, heykeltraş Ahmet Güneştekin ise Yaşar Kemal’in yağlı boya tablosunun yapılış süreciyle ilgili şöyle konuştu:
“Yaşar Kemal ile uzun yıllarımız birlikte geçti. Hem bir öğretici olarak, hem bir baba olarak çok yakın ilişkimiz oldu. Sanatla hep iç içe yaşayan biriydi. İlhan Koman’dan Abidin Dino’ya Avni Arbaş’a kadar birçok önemli sanatçıyla yakın ilişkisi oldu Muhtemelen son kuşak olarak da benimle yakın ilişkisi oldu. Haftanın neredeyse 2-3 günü atölyemde zaman geçirirdik. Neredeyse yaptığım her resmi yakından inceler, kritikler yapardı. Ben renklerin içine doğmuş biriyim. Ama Yaşar Kemal, renkleri benden daha iyi tasvir ediyor, daha iyi anlatıyordu. Atölyede o dönem benim baş asistanım olan Yahya Bağcı da fiziki olarak Yaşar Kemal ile yakından tanışmış dostluğumuza da tanıklık etmişti. Yahya Bağcı’nın da inanılmaz bir Yaşar Kemal hayranlığı vardı. Basın Müzesi için Yaşar Kemal’in tablosunu yapmasını istediğimde çok heyecanlandı. Yahya Bağcı bence Türkiye’nin yaşayan en iyi hiperrealist ressamıdır. Basın Müzesi’nin portreler galerisindeki bu ölümsüz insanların tablosunun arasına Yaşar Kemal’i de kattığınız için TGC’ye ayrıca teşekkür ediyorum.”
YAHYA BAĞCI: YAŞAR KEMAL’İN TABLOSUNU YAPACAĞIMI ÖĞRENDİĞİMDE ÇOK HEYECANLANDIM
Yaşar Kemal’in tablosunu yapan Yahya Bağcı ise
“Ahmet Güneştekin Yaşar Kemal’in portresini yapmamı söylediğinde gerçekten çok heyecanlandım, biraz da korktum” diyerek konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Yaşar Kemal gibi büyük bir ismin tablosu olması, hem de Basın Müzesi'ne asılıyor olması büyük bir sorumluluk. Umarım altından kalkabilmişimdir.”
Toplantıya davetli olan ve katılamayan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ise gönderdiği telgrafla duygularını paylaştı. Telgrafta Ekrem İmamoğlu’nun “Bu törene katılamayacağım için çok üzgünüm bundan sonraki etkinliklerinizde bir arada olabilmek ümidiyle güzel çalışmalarınız için şükranlarımı sunuyorum Sizleri ve tüm davetlileri sevgi ve saygılarımla selamlıyorum” görüşleri yer aldı. Tören Covid 19 tedbirleri kapsamında sınırlı katılımla düzenlendi.
KİMLER KATILDI?
Törende TGC Başkanı Turgay Olcayto, Başkan Vekili Vahap Munyar, Genel Sekreter Sibel Güneş, Genel Sekreter Yardımcısı Niyazi Dalyancı, Denetim Kurulu üyeleri Arif Esen, Mustafa Bakacak, Onur Kurulu Üyesi Turhan Günay, Yaşar Kemal’in eşi Ayşe Semiha Baban, sanatçı Ahmet Güneştekin, tabloyu yapan ressam Yahya Bağcı, PEN Yazarlar Derneği 2. Başkanı Halim İbrahim Özcan, Basın Müzesi Müdürü Saadet Altay, Müdür Yardımcısı Nedim Kavuk, TGC üyeleri Ertuğ Karakullukçu, Fahri Aral, Kültür Sanat Komisyonu üyeleri Esin Yolçınar, Murat Erdin, Gamze Akdemir ve Öznur Oğraş Çolak da yer aldı.
YAŞAR KEMAL KİMDİR?
Osmaniye’nin Kadirli ilçesine bağlı Hemite köyünde 1926’da doğdu. Ortaokulu son sınıf öğrencisiyken terk etti. 1940’lı yılların başlarında Pertev Naili Boratav, Abidin Dino ve Arif Dino gibi sol eğilimli sanatçı ve yazarlarla ilişki kurdu. 17 yaşındayken siyasi nedenlerle tutuklandı. 1943’te bir folklor derlemesi olan ilk kitabı Ağıtlar’ı yayımladı. 1950’de komünizm propagandası yaptığı iddiasıyla tutuklandı, Kozan Cezaevi’nde yattı. 1951’de salıverildikten sonra İstanbul’a gitti, 1951-63 arasında Cumhuriyet Gazetesi’nde fıkra ve röportaj yazarı olarak çalıştı. Bu arada 1952’de ilk öykü kitabı Sarı Sıcak’ı, 1955’te ise bugüne dek 40’tan fazla dile çevrilen romanı İnce Memed’i yayımladı. Türkiye İşçi Partisi’nde genel yönetim kurulu üyeliği yaptı. Yazıları ve siyasi etkinlikleri dolayısıyla birçok kez kovuşturmaya uğradı. 1967’de haftalık siyasi dergi Ant’ın kurucuları arasında yer aldı. 1973’te Türkiye Yazarlar Sendikası’nın ve PEN Yazarlar Derneği’nin ilk başkanı oldu. 1995’te Der Spiegel’deki bir yazısı nedeniyle İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde yargılandı, aklandı. Aynı yıl bu kez Index on Censorhip’teki yazısı nedeniyle bir yıl sekiz ay hapis cezasına mahkûm edildiyse de cezası ertelendi. İnce Memed, Yer Demir Gök Bakır, Ölmez Otu, Ağrı Dağı Efsanesi, Yılanı Öldürseler, Deniz Küstü, Üç Anadolu Efsanesi ve Nuhun Gemisi’nin de içinde yer aldığı çok sayıda roman, öykü ve şiir kitabı yazdı. Yaşar Kemal, edebiyata ve barışa katkıları nedeniyle ulusal ve uluslararası çok sayıda ödül aldı. 28 Şubat 2015 tarihinde vefat etti. Evli ve bir çocuk sahibiydi.
