Oğuzhan Tekay

Tarih: 15.04.2025 13:29

Sokak Hayvanları Üzerinden Kurulan Düzenin Kirli Perdesi Aralanıyor

Facebook Twitter Linked-in

Kısa süre önce Türkiye kamuoyuna düşen bir ifade, bu kirli sessizliğe dair perdenin aralanmasına neden oldu: “Sokak hayvanları üzerinden para kazanan sivil toplum kuruluşları.” Bu ifade, yargıyı sopa gibi kullanan zatın ağzından çıktı. Ama söylediklerinden çok, bu sözün altındaki gerçekler önemlidir.

Çünkü bu iddia, sadece bir dil sürçmesi değil; yaşadığımız gerçeğin yansımasıdır. Türkiye’de hayvan haklarını savunduğunu iddia eden binlerce STK, dernek ve federasyon var. İçlerinde işini gerçekten yapan, elini taşın altına koyan, her kuruşun hesabını veren, gönülden mücadele eden nice güzel insanlar, yapılar var. Onlara selam olsun, sözümüz onlara değil.

Sözümüz; bu işi geçim kapısına çevirenlere. Topladığı bağışları nereye harcadığını açıklamayanlara. Göstermelik tablolarla halkı uyutanlara. Mecliste yasa tartışmaları sürerken sadece kamera karşısında beyanat verip, sonra koltuğuna yaslananlara. “Katliama karşıyız” demekten korkanlara, hükümete yaklaşınca sesi incelenlere, güçten nemalananlara.

Bugün büyük STK’ların birçoğu hükümetin sopası haline gelmiştir. Siyasi bir organ gibi davranmakta, söylemlerini iktidarın çıkarlarına göre şekillendirmektedir. Bu yapılar, muhalefete ait belediyelere karşı adeta bir "saldırı programı" yürütmektedir. Neden sadece muhalefet belediyeleri hedefte? Neden diğer belediyeler görünmez?

Samsun’da yaşananlar tam da bu sistemin bir yansıması. 17 ilçe arasında sadece Atakum hedef tahtasına konulmuş durumda. 16 ilçede hiçbir şey olmamış gibi sus pus olan büyük STK sözcüleri, Atakum söz konusu olunca birden kükreyiveriyor. Yandaş medyanın “Sokakta çok hayvan var” dediği Atakum için 1 hafta sonra “hayvanlar vahşice toplanıp yok ediliyor” haberlerine başlık oluyor.Ve aslında büyük bir çelişkinin içine düşüyorlar.

Ama biz bu çelişkinin adını biliyoruz: Bu bir düzendir. Ve bu düzen, kiminin ceplerini doldururken, kiminin yüreğini kanatıyor.

Atakum Belediyesi, tüm ekonomik zorluklara rağmen elinden geleni yapmaya çalışıyor. Hayvanseverlerle beraber, sokaktaki her cana dokunmak için var gücüyle uğraşıyor. Ve buna rağmen Atakum hedef gösteriliyor. Neden? Çünkü diğer 16 ilçe hakkında konuşamayanlar için en kolayı muhalefeti yıpratmak. Ne acı ki bunun için sokak hayvanları bile araçsallaştırılıyor.

Ama bu işi gerçekten gönülden yapan, yaşam hakkını her şeyin üstünde tutan, kimsenin maşası olmayan, yüreğiyle hareket eden insanlar var bu ülkede. Onlar yıllardır bu düzene karşı direnenler. Onlar sahada olan, hesap veren, bağırmayan ama duyanlar. Hepsine bin selam olsun!

Biz, sokak hayvanlarının sesi olmaya devam edeceğiz. Bu kirli düzenin maskesini düşürmeye devam edeceğiz. Ve hep birlikte haykıracağız:

Direne direne kazanacağız!


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —